İran

İran'ın Ortadoğu'daki kılıcı: Kâsım Süleymâni

Dünya IŞİD ile mücadeleye odaklanmışken, bölgede İran'ın etkisi artıyor. Afganistan'dan Irak'a, Suriye'den Lübnan'a kadar hissedilen bu etkinin arkasında ise İran-Irak savaşından bu yana ülkesinin bölge politikalarını belirleyen Kâsım Süleymani var.

Konular: Ortadoğu, İran, Irak
Şimdi İran'ın lideri olan Ali Hamaney, İran-Irak Savaşı'nda cephedeyken. Sağında Süleymani, solunda ise dönemin Devrim Muhafızları Komutanı Rızai.

Kasım Süleymani İran-Irak Savaşı sırasında 41. Sarallah Bölüğü'ne hitap ediyor.

 

İran-Irak Savaşı, Kasım Süleymani Devrim Muhafızları komutanı Muhsin Rızai ile keşif yapıyor.

 

İran-Irak Savaşı, Kasım Süleymani (soldaki) silah arkadaşları ile dini törende.

 

Kasım Süleymani Lübnan'da.

 

 

Şam'da öldürülen Hizbullah liderlerinden İmad Muğniye’nin taziyesinde ev sahipliği yapıyor. Arkada görünen kişi ise Muğniye'nin oğlu.

 

 

Kasım Süleymani kendisine iletilmiş bir notu okurken.

 

 

Kasım Süleymani Eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile.

 

 

Kasım Süleymani IŞİD'e karşı savaşan Irak ordusuyla birlikte cephede.(2014)
[[Fotoğraf: Sosyal medya]]
 
Süleymani Bedir Tugayları Komutanı Hadi Emiri ile Irak'ta cephede. Bedir Tugayları 1982'de Irak'ta İran adına Şii'leri örgütlemek için kuruldu.
 

“benim adım kasım süleymani. şunu bilmelisin ki iran’ın irak, lübnan, gazze ve afganistan politikalarını ben kontrol ederim.”irak’taki abd işgal güçlerinin komutanı general david petraeus, 2008 baharında, bir toplantı esnasında irak eski cumhurbaşkanı celal talabani’nin uzattığı cep telefonundaki bu tuhaf mesajı okuduğunda fazla şaşırmadı. çünkü mesajın sahibini gayet iyi tanıyordu: ilkokul mezunu eski bir inşaat işçisi olan ve irak’ta kendilerine yıllardır kök söktüren kudüs gücü’nün başındaki kasım süleymani.

mesajın sahibi, gerçekte var olmayan bir yetkiyi kendisine atfediyor değildi. kudüs gücü, 1979’daki iran devriminden sonra devrimi iran dışına ihraç etmek amacıyla kurulan devrim muhafızları’nın bünyesindeki en seçkin birimdi.

abd’nin bağdat büyükelçiliği’nin belgelerine göre ise süleymani, iran’ın irak’taki her türlü politikasını formüle eden ve hayata geçiren kişiydi. kasım süleymani arada hiçbir kişi ya da birim olmadan, doğrudan doğruya iran devlet örgütlenmesinin en tepesinde bulunan dini lider hamaney’e bağlıydı.

inşaat işçiliğinden zirveye

süleymani 11 mart 1957’de iran’ın güneydoğu eyaleti kirman’ın afganistan sınırına yakın dağlık bir bölgesinde, aşiret yapılarının hâkim olduğu rabord köyünde doğdu. 

daha çocuk yaşta, çiftçi olan babasının devlete olan 9 bin riyal borcunu ödeyebilmek için kirman’da inşaatlarda çalışmaya başladı. ilkokulu bitirdiğinde 13 yaşındaydı; aynı yıl köyünü terk etti. devrim muhafızları’na katıldıktan sonra aldığı 45 günlük askeri eğitim sayılmazsa, bütün eğitimi bu 5 yıllık ilkokul tecrübesiyle sınırlı kaldı.

on sekiz yaşındayken, işçi olarak kirman su işleri’ne girdi. bir yıl sonra, şimdiki dini lider hamaney’in öğrencilerinden biri tarafından verilen sohbetlere katılmaya başladı; süleymani için “devrimci çalışmalar” dönemi açılmıştı, iran islam devrimi’ne daha üç yıl vardı.

bu yıllarda kirman eyaletinin ciroft bölgesine sürgüne gönderilmiş bulunan hamaney ile bağlantı kurdu. o andan itibaren de hamaney’i içerde ve dışarıda giriştiği her türlü iktidar mücadelesinde destekledi.

1979’daki iran devriminin ardından devrim muhafızları adına yürütülen çalışmalara katıldı. kendisi o günleri “hepimiz gençtik ve devrime bir şekilde hizmet etmek istiyorduk" diye anlatıyor.

sadakat testi: kürt ayaklanması

devrimin gerçekleştiği 1979’da merkezi yönetimin zayıflamasından istifade etmek isteyen mahabad kürtleri ayaklandılar. süleymani ve birçok yakın arkadaşı ayaklanmayı bastırmak için bölgeye gönderildi. ayaklanma bastırıldığında henüz 22 yaşındaydı ama, gösterdiği performansla tahran’ın gözüne girmiş, “devrime sadakat”ini ispatlamıştı.

mahabad’dan döndükten sonra kirman’daki devrim muhafızları kudüs garnizonu'nun başına getirildi. ardından çok geçmeden patlak veren iran-irak savaşında birçok büyük askeri operasyona katıldı, cephe hattında savaştı.

süleymani’nin irak savaşında kurduğu ilişkiler, bütün kariyeri boyunca onun en önemli dayanağı oldu. çünkü savaşın ardından iran’daki güçlü siyasetçiler, istihbarat içindeki etkili kişiler, yargı ve devleti yöneten bütün hassas kurumların üst düzey yöneticileri iran-irak savaşında sadakatlerini ispatlamış kişilerden oluşturulmaya başladı. gelenek bugün de sürüyor: hâlihazırda  devrim muhafızları’nın bütün komutanları ve ordunun 12 generali iran-irak savaşında cephe komutanlığı yapmış kişiler… bu eski savaş arkadaşları birbirilerini sürekli kolladılar ve birlikte iran’ın iç ve dış siyasetinin belirlenmesinde etkin oldular.  

kasım süleymani iran-irak savaşı sırasında, cephede kaybettiği arkadaşlarının ardından konuşurken ağlamıştı.

disiplin testi

savaşın bitmesinden sonra kirman’a dönen süleymani, emrindeki 41. sarallah bölüğü ile iran’ın doğu sınırında büyük bir kargaşaya neden olan “eşkıyalar” ile mücadeleye başladı. süleymani yüzlerce adamını şii bir devlette sünni bir bölge olan sistan-belucistan bölgesini uyuşturucu kartellerinden arındırmaya çalışırken kaybetti.

tahran’dan yayın yapan ve iran istihbaratı ile de sıkı ilişkileri olan mashregh adlı haber sitesine göre, kirman, sistan ve belucistan’da yaşayanlar, kasım süleymani’nin bölgede olduğu dönemi bugün dahi doğu ve güneydoğunun en disiplinli zamanları olarak görüyorlar.

kudüs gücü komutanlığına atanması

kudüs gücü’nün başına getirildiği 1997’de iran kritik zamanlardan geçiyordu. afganistan’da büyük oranda sünni peştunlardan oluşan taliban hareketi, zaten güvenliği pamuk ipliğine bağlı doğu sınırlarında iran için ciddi bir tehdit olmaya başlamıştı. tahran yönetimi taliban’ın yükselişini doğu sınırlarında suudi arabistan ve pakistan’ın pençelerinin iran’a doğru açılması olarak görüyordu.

içte ise değişim isteyen reformcu hareket muhammed hatemi liderliğinde iktidara gelmişti. hatemi, iran’da devrim muhafızları’nın etkisini kırmaya çalışırken, dini lider hamaney, tam tersine onları güçlendirmeye gayret ediyordu.

irak savaşının en önemli cephe komutanlarından kasım süleymani, iran için böyle kritik bir zamanda ülkenin en kritik gücünün başına bizzat hamaney tarafından atandı. bunda, afganistan’ı çok iyi tanımasının da rolü vardı.

o tarihten itibaren süleymani’ye desteğini hiç esirgemeyen hamaney, kamuya açık alanlarda birçok kez onu “cephede defalarca şehit olduğu halde hâlâ yaşayan bir devrim şehidi” diye övdü.

hamaney’in, iran-irak savaşı sürerken cepheyi ziyaretinde çekilen ender fotoğraflarının birinde sağ tarafında süleymani, sol tarafında devrim muhafızları genel komutanı muhsin rızai oturuyordu.

‘ortadoğu’yu parmağında çeviren adam’

farsça yayın yapan aparat adlı sitede süleymani’nin konuşmalarının toplandığı koleksiyonun en tepesinde “khavermiyane roye engoşte in merd miçerkhed” ibaresi bulunuyor. yani, “ortadoğu bu adamın parmağında dönüyor!”

ortadoğu’nun bu önemli adamı rakiplerinin de tanımak, profilini çıkartmak için yoğun çaba harcadığı biri. cevabı aranan sorulardan biri, dinle ilişkisine dair… 2007’den 2009’a kadar abd’nin bağdat büyükelçisi olarak görev yapan ryan crocker, süleymani ile görüşen iraklı bazı yöneticilere onun “münhasıran dindar” olup olmadığını sorduğunda şu cevabı almıştı: “düzenli olarak camiye gider ama onu harekete geçiren asıl şey dindarlığı değil, iran milliyetçiliğidir.” 

süleymani sonrasında kudüs gücü

süleymani, 1997’de başına geçtikten sonra kudüs gücü’nü adım adım istihbarat, sabotaj, suikast ve özel operasyon gücüne dönüştürdü.

kudüs gücü 1979’da iranlı öğrencilerce işgal edilip çalışanları tam 444 gün boyunca rehin tutulan abd’nin tahran büyükelçiliği binasını merkez olarak kullanıyor.

kudüs gücü’nün tam olarak kaç kişiden oluştuğu bilinmiyor, ancak üyelerin bir kısmı doğrudan saha savaşlarına katılmak, bir kısmı özel suikastlar yapmak, bir kısmı ise istihbarat sağlamak üzere tahran ve şiraz’da eğitiliyor. buradaki eğitim tamamlandıktan sonra üyelerin büyük bir kısmı dini merkez olan kum şehrinde ayrıca dini eğitimden geçiriliyor.

süleymani ve kudüs gücü’nün lübnan’daki gücü

süleymani, kudüs gücü’nün başına geçtikten sonra hizbullah üzerinden lübnan siyasetinde de belirleyici bir rol oynamaya başladı. lübnan’daki dürzilerin lideri velid cumbulat’a göre lübnan’da asıl karar verici merkez hizbullah değil, doğrudan doğruya ali hamaney ve kasım süleymani.

bazı olgular, süleymani’nin lübnan’daki etkisine dair cumbulat’ın yaptığı tespiti doğrular nitelikte…

mesela, hizbullah’ın kurucularından, adı lübnan’da 2005 yılında öldürülen refik hariri suikastına karışan muğniye ile ilgili sözleri… muğniye 2008’de bugün bile arkasında kimin bulunduğu bilinmeyen bir suikast sonucu şam’da öldürüldü. süleymani, muğniye’nin taziyesinde ev sahipliği yaptı ve onu “şehit dostum” diye andı.

süleymani kudüs gücü’nün başına geçtikten üç yıl sonra israil, 16 yıldan beri işgal altında tuttuğu güney lübnan’dan çekildi.

2006’daki hizbullah-israil savaşında da hizbullah’ın operasyonlarının belirlendiği karargâhın kilit ismi süleymani'ydi. 44 gün süren savaş boyunca, irak’ta şii milislerinin amerikan hedeflerine yönelik saldırılarını büyük oranda azaltmış olması amerikalıları şaşırtmıştı. 

newyorker dergisi’nden dexter filkins, iraklı bir yetkilinin kendisine, savaş bittiğinde kasım süleymani’nin bağdat’taki amerikalı komutanlara bir mesaj gönderdiğini aktarmıştı. mesajda şöyle deniyordu: “umarım bağdat’taki huzurun ve sakinliğin keyfini çıkarmışsınızdır. ben beyrut’ta biraz meşguldüm de!”

abd’nin afganistan ve irak’a saldırılarında süleymani…

abd, 2001’in 11 eylül’ünde dünya ticaret merkezi’ne yapılan saldırıların sorumlusunun el kaide olduğunu açıklayıp afganistan’a saldıracağını ilan edince afganistan’da güç kaybetmiş olan iran’a gün doğdu. çünkü iranlılar’a göre taliban, bölgedeki en büyük rakipleri suudi arabistan’ın uzantısıydı. böylece abd ile iran arasında üstü örtülü bir ittifak oluştu.

cenevre’de, iranlı ve amerikalı yetkililer arasında afganistan konulu bir dizi görüşme yapıldı. iran heyeti amerikalıların önüne bir harita koydu. haritada afganistan’da taliban’a ve diğer sünni silahlı gruplara ait bütün üs ve kampların ayrıntılı lokasyonları ve bilgileri mevcuttu. iran heyeti, amerikan heyetine  “işte bizim öncelikli olarak vurulması gerektiğini düşündüğümüz hedefler" dediğinde  abd’li diplomat ryan crocker, iranlılara not alıp alamayacağını sordu. iranlılar “harita sizin olsun” dedi.

crocker, bütün bu görüşmeler sürerken iran heyetinin doğrudan kasım süleymani’den direktif aldığını söylemişti.

abd afganistan’ı işgal ettikten sonra da iki ülke arasındaki işbirliği devam etti. ta ki 2002’de abd başkanı george bush’un iran’ı “şer ekseni”ndeki ülkelerden biri olarak tanımladığı konuşmasına kadar. bu tarihten sonra iran, bir sonraki işgalin irak’a yönelik olacağını tahmin ettiğinden irak’ta amerikan işgalini karşılamak için hazırlıklara başladı. koordinatör, tabii ki yine kasım süleymani’ydi.

tahminler gerçeğe dönüp de abd irak’ı 2003’te işgal ettiğinde iran, irak’ta kendisi adına “vekâlet savaşı” yürütecek hatırı sayılır bir gücü örgütlemişti bile: mehdi ordusu, hizbullah tugayı, bedir tugayları ve asaib ehlel hak adlı şii silahlı gruplar, işgalin başında iran’ın bölgedeki en büyük düşmanlarından saddam hüseyin’i devirmek için amerikalılarla işbirliği yaptı. saddam hüseyin’in devrilmesi sonrasında ise iran’ın denetimindeki bu örgütler silahlarını amerikan güçlerine doğrulttular. abd, 2004-2006 boyunca vietnam savaşından sonraki en büyük kaybını irak’ta verdi.

bu faaliyetlerin en tepesindeki isim yine kasım süleymani idi.

‘muhatabımız bir güvenlik aparatı’

bir süre irak’taki tüm birliklere komuta eden amerikalı komutan david petraeus 2010’daki bir konuşmasında süleymani’nin konumu hakkında şunları söylüyordu:

“herhangi bir ülkeyle ilişkileri diplomasinin geleneksel muhatabı olan dışişleri bakanlığı ile yürütmüyorsanız, işiniz zor demektir. bizim irak’ta yaşadığımız sorun, muhatabımızın geleneksel bir muhatap olmamasıydı. muhatabımız bir güvenlik aparatıydı”.

irak hükümeti şam’da kuruluyor

afp’de 19 temmuz 2010’da yayınlanan bir habere göre şii lider mukteda sadr ve seçimden birinci parti olarak çıkan irakiye bloku’nun lideri iyad allavi irak’ta kapsayıcı bir hükümetin kurulması için şam’da birkaç kez görüştüler. haberde görüşlerine baş vurulan iraklı şii bir yetkili, şam’daki bu görüşmeler serisine kasım süleymani’nin de bizzat katıldığını ve türkiye, iran ve hizbullah’tan gelen önemli yetkililerin bulunduğu bir toplantıda süleymani’nin bütün katılımcıları maliki’nin başbakan olarak atanması için zorladığını anlattı.

maliki’nin bütün kilit roldeki danışmanları da ayrıca iran’da süleymani ile görüşmüş kişilerden seçilmişti.

irak'ın bir önceki cumhurbaşkanı talabani de süleymani ile sık görüşen iraklı liderlerden; bazen sınırda bazen doğrudan iran’da…

amerikalılar 2010’da iran’ın da desteklediği nuri maliki’yi 9 aylık zorlu müzakereler sonrasında başbakanlık koltuğuna oturttuklarında, maliki’nin kendilerine “irak’ta kalın” demesini umuyorlardı. bu belki gerçekleşebilirdi, meğerki süleymani devrede olmasın…

dexter filkins’e göre süleymani görüşmeler boyunca iraklı yetkililere iki şart dayattı. ilki, iran ile uzun süredir iyi ilişkilere sahip celal talabani’nin cumhurbaşkanı olması, ikincisi ise maliki ve koalisyon ortaklarının amerika’nın irak’tan tamamen çekilmesinde ısrarcı olmaları.

sonuçta süleymani’nin dediği oldu.

‘suriye’yi kaybedersek tahran’ı elde tutamayız’

mayıs 2011’de kum’daki en güçlü dini birim olan hakkani medresesi’nde öğrencilere verdiği bir bir seminer, bu ilkokul mezunu istihbaratçının vizyonunun genişliğini ortaya koyacak özellikler sunuyordu.

süleymani konuşmasında ortadoğu ve kuzey afrika’daki toplumsal hareketlerin “devrime en büyük imkânları sunduğu”nu söylüyor, öğrencilere sorumluluklarının farkında olmalarını öğütlüyordu. bununla, aslında iran’ın suriye’ye müdahalesini ve daha da özelde başında bulunduğu kudüs gücü’nün arap baharı’nı tahran’ın lehine kullanma niyetini ortaya koyuyordu:

“bugün, iran’ın zafer ya da yenilgisi artık mihran veya hürremşehr’de belirlenmiyor. sınırlarımız genişledi. mısır, irak, lübnan ve suriye’de zafere şahitlik etmek zorundayız. bütün bu gelişmeler islam devrimi’nin meyveleridir.”

süleymani hizbullah’ı yardıma çağırıyor

suriye’de ayaklanmanın başladığı 2011 yılından 2013’ün nisan ayına kadar muhalifler üstünlüğü ellerinde tuttular. ancak 2013’ün 21 nisan günü rejim için bir dönüm noktası oldu. o gün, rejim güçleri lübnan sınırındaki stratejik kusayr kasabasını kuşatma altına aldı. kusayr çatışması, lübnan hizbullahı’nın suriye’de alenen katıldığı ilk geniş çaplı operasyondu aynı zamanda. hizbullah’ın suriye’ye müdahalesinin arkasındaki isim ise yine kasım süleymani’ydi.

kusayr’ın alınması için süleymani, daha önce de uzun yıllar lübnan’da iran adına beraber operasyonlar yürüttüğü hasan nasrallah’tan, suriye’ye 2 binden fazla asker göndermesini istedi. hizbullah, süleymani’nin emri ile kusayr’ı kuşattı. kuşatma’nın daraltılması süresince hizbullah’tan onlarca üye öldü. kayıtlara göre ölenlerden en az 8’i süleymani’ye bağlı olarak çalışan ve operasyonu koordine eden iranlı yetkililerdi. kusayr, uzun ve yoğun çatışmalardan sonra 5 haziran günü muhaliflerden geri alındı ve o tarihten sonra muhalifler suriye’de sahada gerilemeye devam etti.  

"hem her yerdedir hem hiçbir yerde"

en etkili olduğu gerilimlerde bile süleymani’nin varlığını açıktan gözlemlemek zor.

the guardian’a konuşan kıdemli bir amerikalı yetkili, süleymani’yi tanımlarken “acımasızlığı ve etkisi herkesi dehşete düşürür. o hem her yerdedir hem hiçbir yerde değildir” ifadelerini kullanıyor.

 2004’ten 2009’a kadar irak ulusal güvenlik danışmanı olarak görev yapan muvaffak ruba,“o koşulsuz bir biçimde irak’taki en güçlü adam. ondan habersiz irak’ta hiçbir şey olmaz” diye konuşuyor.

irak’ın önemli sünni liderlerinden biri olan, fakat iran’a da uzak durmayan salih mutlak süleymani’yi şöyle tanımlıyor:

süleymani’nin gücü doğrudan hamaney’den gelir. herkesi, cumhurbaşkanı da dahil herkesi by-pass eder. islam’da anne-babaya itaat kuralı vardır. iran ve iran dışındaki bütün şiiler hamaney’e, dolayısıyla doğrudan onun adına hareket eden süleymani’ye anne-babalarına itaat ettikleri gibi itaat ederler. irak’taki bütün önemli insanlar onu görmeye gider. insanlar onun tarafından büyülenmiş gibiler, onu bir melek gibi görürler.

yeniden irak’ta

süleymani’nin komutanı olduğu kudüs gücü’nün sadece iran’da değil, ortadoğu’nun tamamında herhangi bir muadili yok. ortadoğu’da neredeyse bütün şii grupları kendi etrafında toplamış olan kudüs gücü ve onun başındaki kasım süleymani, merkezi hükümetin sünni ve kürt bölgelerinde denetimi tamamen kaybettiği irak’ta, bugünlerde yine iran çıkarlarının peşinde koşuyor. musul’un 10 haziran’da işid’in denetimine girmesinden iki gün sonra birçok arap haber sitesine süleymani’nin irak’ta iran için en uygun hükümeti seçtirmek için bağdat’ta pazarlıklara oturduğu haberleri düşüyordu.

8 yıl boyunca iran’ın desteğini alarak irak’ın başbakanı olan nuri maliki, yeni pazarlıklarda kaderi en çok merak edilen kişiydi. ancak maliki’nin artık oldukça yıpranmış bir isim olduğunun farkında olan iran, eski müttefikinin darbe teşebbüsünü bertaraf ederek bir başka şii siyasetçi olan haydar ibadi’yi destekledi ve ibadi kürtlerin ve sünnilerin de parlamentoda verdiği oylarla ağustos ayında irak’ın yeni başbakanı oldu.

bütün bu pazarlıkların merkezinde yer alan süleymani, bu tarihten sonra medyada daha çok görünür oldu. kudüs gücü’nün başına geçtiği tarihten beri ismi ve yaptıkları özenle medyadan saklanmaya çalışılan süleymani, artık iran’ın irak’taki gövde gösterisinin sembol ismi haline geldi. iran kaynaklı resmi ve yarı resmi haber kanalları ve siteleri neredeyse her gün süleymani’nin irak’ın farklı noktalarından, kimi zaman irak ordusuyla, kimi zaman şii milislerle, kimi zaman ise peşmerge ile cephede çekilmiş fotoğraflarını yayımlamaya başladı.

iran-irak savaşında 41’inci sarallah bölüğü’nün başında 20’li yaşlarda genç bir komutan olarak iran adına savaşan süleymani, 30 yıllık aradan sonra ağarmış saçlarıyla yeniden irak’ta, cephede. associated press’e konuşan iraklı bir komutan, bağdat ile kerbela arasında stratejik bir noktada bulunan curf el sahr kasabasının 27 ekim’de işid’den geri alınmasının arkasındaki “usta akıl”ın süleymani olduğuna ve aylarca planlama yaptığına işaret ediyordu. aynı kaynak, bu operasyona lübnan hizbullah’ının da süleymani’nin emrinde hareket etmek üzere 7 bin civarında savaşçı gönderdiğini söylüyor. 

kaynak: al jazeera

R. Serdar Ataş

1982 yılında adıyaman'da dünyaya geldi. boğaziçi üniversitesi türk dili ve edebiyatı bölümünden mezun oldu. boğaziçi üniversitesi sosyoloji bölümü'nde master eğitimine devam ediyor. 2012-2015 yılları arasında al jazeera türk ortadoğu masası editörü olarak görev yaptı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;