Görüş

Kobani'ye odaklanmak Esed'e koz veriyor

Esed rejiminin, IŞİD'in izindeki grupları doğrudan komuta ve kontrol ettiğine dair net bir kanıt yoksa da, aşırıcıların yayılarak rejim karşıtı muhalefeti bölmesi ve Batı'nın küresel terör konusundaki temel korkusunu tetiklemesinin Şam'ı memnun ettiği açık.

Denselow'a göre gözlerin Kobani'ye çevrilmesi Esed'in eline koz veriyor. [Fotoğraf: AFP/Getty]

11 eylül'de 49. yaş gününü kutlayan suriye devlet başkanı beşşar esed'in, çatışmanın ve iktidarının geleceğinin doğru yönde ilerlediğinden son derece emin olduğunu tahmin etmek zor değil.

üç yıldan uzun süredir devam eden krizde suriye'nin şehirleri boşaltılıp harap edilirken, esed şaşmadan aynı mesajı vererek, krizin, suriye devleti aleyhine düzenlenmiş, yabancı teröristlerce de körüklenen büyük bir komplonun sonucu olduğunu söyledi. irak ve şam islam devleti'nin (işid) yükselişi, yaptıkları barbarca eylemlerin dünya basınında manşetleri doldurması ve irak'a yönelik ani saldırıları neticesinde abd'nin bölgeye yeniden müdahale etmek zorunda kalması, esed'in bu söylemine mükemmel bir şekilde uyuyor.

esed için kobani, kendisini ortadoğu'nun giderek daha kanlı bir hâl alan güç denkleminde, akılcı ve ılımlı bir oyuncu olarak konumlandırmasına imkân veren bir ödül gibi.

by James Denselow

bugün ise tüm gözler, kobani isimli küçük bir kasabaya çevrilmiş durumda. normalde tarihe geçeceği pek kimsenin aklına bile gelmeyecek olan kobani, bu hafta economist'te yayınlanan bir makalede "kürtlerin stalingrad'ı" olarak tanımlandı. gündemin kobani, kürt güçleri, işid ve abd'nin hava saldırılarına odaklanması, dikkati esed'in halep'teki isyancıları kuşatmak için düzenlediği yeni saldırıdan ve yıkıcı hava operasyonundan tamamen uzaklaştırmış oldu. suriye insan hakları gözlemevi'ne göre, suriye ordusuna ait savaş uçakları, iki haftadan kısa sürede, ülke genelinde sekiz kentte isyancıların bulunduğu bölgelere en az 401 varil bombası attı.

esed için kobani, şam rejiminin bir yandan askeri baskısını sürdürürken, diğer yandan diplomatik açıdan bir sempati toplama girişimi yürüterek, kendisini ortadoğu'nun giderek daha kanlı bir hâl alan güç denkleminde, akılcı ve ılımlı bir oyuncu olarak konumlandırmasına imkân veren bir ödül gibi. esed'in "danışmanı" buseyna şaban, geçen hafta deneyimli gazeteci robert fisk'e verdiği röportajda, suriye'nin bir rejim değişikliği girişiminden ziyade, amerika'nın eliyle devlete karşı yürütülen bir saldırıdan muzdarip olduğunu öne sürdü. şaban, "bahsedilen komplo teorisinin artık 'teori' olmaktan çıkıp, herkesin yüzleşmesi gereken bir gerçeğe dönüştüğünü" söyledi. peki ama rejim, komplo teorisinin kurbanı mı, destekçisi mi?

esed'in komplo tuzağı

söz konusu komplo teorisi, uzun süredir bölgenin ve kobani'nin en temel konularından. işid'in yükselişi de, esed'in kurduğu tuzağa giderek daha fazla insanın düşmesine neden oluyor. buradaki tuzak, şam rejimini aşırıcılığın getirdiği sorunların çözümü olarak görürken rejimin aşırıcılıkla olan ilişkisini yakından incelememekte yatıyor. tıpkı bir kundakçı ile yangın sorunu hakkında konuşmak gibi, işid'in bahsi geçtikçe, rejim ile işbirliğine gitme fikri de o kadar mantıklı gelmeye başlıyor.

bunu kısmen işid savaşçılarının pek çoğunun dünyanın farklı yerlerinden geliyor olmasına bağlayabiliriz. geçen günlerde birleşmiş milletler (bm) güvenlik konseyi tarafından yayınlanan bir rapor, işid ve diğer grupların safında savaşmak üzere 80'den fazla ülkeden 15 bin civarında yabancı cihatçının suriye ve irak'a geçtiğini ortaya koydu. bu da pek çok kesimi, özellikle de batı'yı, radikalleşme ve iç tehdit meseleleri üzerinde ciddi şekilde içe dönerek düşünmeye sevk etti.

ne var ki, bm/arap birliği eski özel temsilcisi lakhdar brahimi, geçen ay chatham house'ta yaptığı konuşmada, dinleyicilere işid'in irak'ta doğduğunu hatırlattı. 2003 yılında abd öncülüğünde gerçekleştirilen işgalin ardından devletin çökmesinin ve akabinde 35 bin askerlik sınır muhafızları dahil, irak silahlı kuvvetlerinin dağılmasının sebebi de büyük ölçüde, işid'in ortaya çıkması idi.

2003 sonrası irak siyasetinin mezhepçi dinamikleri yüzünden serpilip gelişme imkânı bulan sünni ayaklanmasına katılmak isteyen yabancı savaşçılar, bu denetimsiz bölgelere akın etti. suriye'nin irak sınırı, ülkeye giren yabancı savaşçılar için adeta bir "ho chi minh yolu" haline geldi. abd'nin irak'taki başarısının kendisini koltuğundan edeceğinden kaygı duyan esed, bu savaşçıların doğuya geçişine memnuniyetle izin verdi.

işid'in şu anda şam'ın muhalefeti parçalayıp yok ederken, ülkede rejim değişikliğini savunanların dikkatini de başka bir tehdide kaydırma amacına hizmet ettiği ortada.

by James Denselow

esed rejiminin, işid'in izindeki grupları doğrudan komuta ve kontrol ettiğine dair net bir kanıt olmamakla birlikte, aşırıcıların yayılarak rejim karşıtı muhalefeti bölmesi ve batı'nın küresel terör konusundaki temel korkusunu tetiklemesinin şam'ı memnun ettiği açık.

ayaklanmanın ölçeği netleşince, esed, kendisine bağlı güvenlik güçlerini ülkenin büyük bölümünden çekti. ordudan firar eden suriyeli istihbarat subayları, esed'in barışçıl protestoları çökertmek için bilindik "islamcı militanları" hapisten salıverdiğini açıkladı. bu yılın başında halep'e gidenlerden ise, nusra cephesi karargâhına dokunulmadığı, ancak esed güçlerinin özgür suriye ordusu'na ait tesisleri yerle bir ettiğine dair haberler geldi.

2010 krizi öncesinde uzun süre aşırılık yanlısı cünd el şam örgütü ile mücadele eden esed, işid'in bu denli büyüyüp ölümcül hale geleceğini tahmin edebilir miydi, bunu kestirmek zor. ancak rejimin farklı düşmanlarla karşı karşıya olduğunu düşünecek olursak, işid'in şu anda, şam'ın muhalefeti parçalayıp yok ederken, ülkede rejim değişikliğini savunanların dikkatini de başka bir tehdide kaydırma amacına hizmet ettiği ortada.

abd savunma bakanı chuck hagel, "basına sızan bir iç yazışmada" obama'nın planını, esed ve suriye konusunda net bir politika ortaya koymadığı için eleştirmişti. kobani meselesi de, abd'nin genel politikasındaki çatlakları gizliyor. bunun en büyük etkisi ise, esed'e kendi komplo teorisini etkili bir biçimde pekiştirmek için koz veriyor olması.

james denselow, ortadoğu siyaseti ve güvenlik meseleleri uzmanı. dış politika merkezi'nde araştırmacı olarak görev yapmaktadır.

twitter'dan takip edin: @jamesdenselow

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

James Denselow

James Denselow

ortadoğu siyaseti ve güvenlik meseleleri uzmanı. londra merkezli düşünce kuruluşu the foreign policy center'da araştırmacı olarak görev yapıyor. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;