Enerji jeopolitiği

'Alternatifler Türkiye'nin elini güçlendiriyor'

Al Jazeera'ye konuşan Bulgaristan Cumhurbaşkanı'nın Enerji Güvenliği Danışmanı Popov, Türkiye ve Balkan ülkeleri arasındaki sorunların çözümü için enerji işbirliği anlaşması'nı önerdi. Popov'a göre, Türkiye'nin coğrafi konumunun getirdiği alternatifler Rusya'ya karşı elini güçlendiriyor.

Bulgaristan Eski Çevre ve Su işleri Bakanı ve mevcut Cumhurbaşkanı'nın Enerji Güvenliği Danışmanı Julian Popov Al Jazeera Türk'e konuştu. [Fotoğraf: AJT - Özgür Tekşen]

1 aralık 2014'te, beraberinde 10 bakanıyla başkent ankara'ya gelen rusya devlet başkanı vladimir putin iki önemli açıklamada bulundu: bunlardan ilki, rus gazını karadeniz üzerinden avrupa birliği (ab) ülkelerine taşıması planlanan güney akım açık deniz doğal gaz boru hattı projesinin iptal edildiği; ikincisi ise türkiye'nin, rusya nezdinde hâlâ tercih edilen ortak konumunu koruduğuydu.

türkiye halihazırda azerbaycan ile yürüttüğü trans anadolu doğal gaz boru hattı (tanap) projesini 2018'e kadar bitirmeyi hedeflerken putin'in ziyareti sonrası rus  enerji şirketi gazprom'dan bir açıklama geldi. rus enerji şirketi gazprom üst yöneticisi (ceo) aleksey miller türkiye'den geçecek 63 milyar metreküp kapasiteli yeni bir boru hattı inşa edileceğini açıkladı. miller'a göre, gazın avrupa'ya sevkiyatı için türkiye'nin yunanistan sınırında bir dağıtım merkezi oluşturulacak. rusya devlet başkanı vladimir putin de, cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan ile ortak basın toplantısında, yunanistan sınırında enerji merkezi kurmak için türkiye ile bir ön mutabakat imzaladıklarını açıklamıştı. 

bitirildiği takdirde bulgaristan'dan geçecek ve bulgaristan ekonomisine katkı sağlaması beklenen güney akım projesinin iptal edilmesi bulgaristan'da tartışma konusu oldu. parlamento gündemine gelen konu sebebiyle iktidar partisi eski hükümeti suçladı. bulgaristan cumhurbaşkanı rosen plevneliev'in enerji güvenliği danışmanı ve aynı zamanda eski çevre ve su işleri bakanı julian popov, boğaziçi enerji toplantısı için geldiği istanbul'da al jazeera türk'ün sorularını yanıtladı. popov, rusya-türkiye arasında yapılan son doğalgaz anlaşması, türkiye'nin avantajları, avrupa'nın rusya'ya enerji bağımlılığı, türkiye-bulgaristan arasındaki ilişkiler ve sorunlar gibi konulara da değindi.

rusya devlet başkanı vladimir putin türkiye ziyaretinde güney akım projesinin iptal edildiğini açıklamıştı. bu projede doğalgaz boru hattı karadeniz’in altından geçerek bulgaristan üzerinden avrupa’ya gidecekti. yeni projede ise bulgaristan devre dışı kalmış gözüküyor. sizce bu son açıklama çerçevesinde kaybeden taraf bulgaristan mı oldu? nasıl değerlendiriyorsunuz?

bulgaristan'ın kaybedip kaybetmediğini ve gerçekten ne kaybettiğini söylemek zor. çünkü bulgaristan’ın bu projeden ne kazandığı gerçekten çok belirsizdi. anlaşmayla ilgili temel parametreler üzerinde bir anlaşmaya varılamamıştı. transfer ücretleri ve bunun ödemesinin ne şekilde başlayacağı ve biteceği belli değildi ki kredinin ödenmesine başlanılabilsin. ayrıca bu temel inşa faaliyetinin ekonomik etkisinin abartıldığını düşünüyorum. dolayısıyla temel şeyler belirsizdi. şimdi bulgaristan’ın güney akım’dan ne kazandığını bilmeden iptal edilmesinden de ne kaybettiği sonucunu çıkarmak zor. 

bulgaristan bir avrupa birliği üyesi. ancak aynı zamanda rusya ile de bağları kuvvetli. ukrayna’da yaşanan krizden sonra bazı avrupa birliği ülkeleri rusya’ya çeşitli yaptırımlar uyguladı. bulgaristan ise direk olarak bu yaptırımlarda yer almadı. güney akım’ın iptal edilmesinde iki ülke arasındaki ilişkilerde yaşanan herhangi bir özel sebepten bahsedebilir miyiz?

bulgaristan aslında yaptırımlara katıldı. sadece şunu söylemeliyim ki bulgaristan’ın rusya ile ticareti enerji dışında epey sınırlı. bulgaristan aslında avrupa birliği üyesi olarak kazandı. avrupa birliği’nin pozisyonu şuydu: bu anlaşma ab’nin rekabet politikalarıyla uyuşmazsa uygulanamaz. bu anlamda bulgaristan şu anda kazanan konumda. çünkü bulgaristan ab aracılığıyla rusya’ya iradesini kabul ettirdi. belki de kaybeden rusya. ancak bekleyip görmek lazım. güney akım’ın iptal edilmesinden belki de herkes kazandı. çünkü bu proje çok siyasi odaklıydı ve ekonomik etkileri ise belirsizdi. hiç kimse ekonomik olarak bir şey ifade etmeyen bir projeden bir çıkar elde edemez.

anlaşmanın iptal edilmesinin rusya-bulgaristan arasındaki herhangi bir sorundan kaynaklandığını söylemeyiz. tamamen avrupa birliği’nin pozisyonu ile ilgili. tabii ki, bulgaristan ab’nin pozisyonunun yanında ve onunla aynı fikirde. ab komisyonu aracılığıyla yapılacak kolektif bir müzakere rusya’yı doğru şekilde hareket etmeye zorlayabilir.

geçtiğimiz aylarda avrupa birliği, bulgaristan’a farklı gerekçeler sunarak güney akım’ın durdurulmasıyla ilgili baskıda bulunmuştu. çünkü ab rusya’ya olan enerji bağımlılığını azaltmayı hedefliyordu. bu süreçten sonra bulgaristan-ab arasında ne oldu?

bulgaristan, bir ab üyesi. avrupa birliği’nin bir parçası. bulgaristan müzakere pozisyonu yetkisini avrupa komisyonu’na yetki vermiş konumda. güney akım meselesinde de bu şekilde gelişti olaylar. rusya’ya enerji bağımlılığına gelirsek, birçok insana göre bulgaristan yüzde 100 rusya’ya bağımlı, hayır bulgaristan sadece gaz ithalatında rusya’ya neredeyse yüzde 100 bağımlı. ancak gaz bulgaristan için çok önemli bir yakıt değil. bu konuda bulgaristan’ın yaklaşımının anlaşılması lazım. türkiye veya yunanistan’la karşılaştırırsak bulgaristan bu bağımlılığı tamamen azaltabilir. bulgaristan'ın rusya’dan gaz almayı sonlandırmaya ihtiyacı yok veya bunu istemiyor. bu tamamen ticari bir tercih olmak zorunda. yunanistan, romanya ve türkiye’nin yanı sıra güney gaz koridorunda yapılacak düzenlemelerle doğalgaza olan bağımlılık tamamen azaltılabilir.

enerji anlaşması çerçevesinde türk ve bulgar yetkililer bir araya geldi mi? herhangi bir enerji anlaşması planı var mı?

düzenli görüşmeler oluyor tabii ki. türkiye ve bulgaristan düzenli olarak bakanlar düzeyinde görüşmeler yapıyor. bir sonraki sanırım ocak ayında olacak. burada birçok mesele gündeme gelecek ve tartışılacaktır. enerji meselesi de temel konulardan biri. bulgaristan-türkiye çok iyi ilişkilere sahip. mevcut hükümet türkiye ile çok sıkı müzakereler yürütüyor.

[Fotoğraf: AJT / Özgür Tekşen]

rusya’nın boru hattını türkiye’de geçirecek planı açıklamasından sonra türkiye’nin avrupa birliği ülkeleri için stratejik önem artar mı?

öncelikle bu kararın nasıl bir karar olduğunu görmemiz gerekiyor. putin'in kendisini her şeyin kararını veren kişi olarak gösteren açıklamaları var. ancak gerçekte, yaptıklarını yapmaya zorlanıyor, zayıf bir durumda yani. ayrıca şundan dolayı da zayıf durumda: türkiye’nin enerji ithalatı açısından çeşitli alternatiflerinin bulunması. türkiye dünya petrol ve doğalgaz rezervlerinin yüzde 73’ü ile çevrilmiş durumda. rusya, azerbaycan, iran, kırgızistan, iran, kürdistan ve güney akdeniz tarafından çevrili bir coğrafyadan bahsediyoruz. eğer bunlar arasında herhangi bir bölgeden avrupa’ya enerji akışından bahsediyorsak bunlar doğal olarak türkiye’den geçmek zorunda.

avrupa’nın değişen enerji tüketimi profili de burada önemli bir etkiye sahip. genelde bu dikkate alınmıyor, ancak güney akım’ın iptal edilmesinde bu durum oldukça etkili. avrupa aynı zamanda tüketimi de azaltmaya çalışıyor.

bulgaristan açısından bakacak olursak, bulgaristan herhangi bir ülkeyle büyük bir projeye girmek ister. benim kişisel fikrime göre, bulgaristan için gerçek çıkarı enerji fiyatlarının sürdürülebilir kontrolüdür. bu birçok şekilde mümkün olabilir. resmin küçük bir tarafı olan gaz fiyatlarına bakarsak, temel mesele gazın bulgaristan’a daha ucuz bir fiyata gelmesidir. türkiye’ye giden rus gazı diğer gaz üreticilerinin fiyatlarıyla rekabete girecek ve fiyatları düşürecektir. bulgaristan’a direk gelecek olsaydı o zaman bulgaristan bazı indirimler talep edebilirdi tabii ki ama o zaman da kaynakların çeşitliliği olmazdı. şu anda bulgaristan batı avrupa ülkelerinden yüzde 25-30 daha fazla ödüyor gaz için. bu yüzden fiyatlarda indirim sağlanması ancak rekabetle mümkün olabilir. türkiye topraklarında bu rekabet sağlanabilir. bu bir spekülasyon tabii ki ama güney akım’ın ekonomik parametrelerini de asla bilemeyiz.

iran doğalgazı bulgaristan ve diğer avrupa ülkeleri için rus gazına bir alternatif olabilir mi?

şu anda dikkatlerin güney gaz koridoru ve azerbaycan’dan gelen gaz üzerine olacağını düşünüyorum. iran gazının ise önemli derecede tartışıldığı kanaatinde değilim. ancak tabii ki bir gün gelir de tüm yaptırımlar tamamen kalkarsa ve iran siyasi anlamda kabul edilebilir seçenek olursa, iran önemli bir kaynak potansiyelini barındırıyor. şunu söylemeliyim ki, bulgaristan ve diğer güneydoğu avrupa ülkeleri için önemli olan gazı daha ucuza almaktır. tabii ki bulgaristan ve batı balkan ülkeleri önemli gaz tüketicileri değiller. romanya kendi gazını üretmeye başladı, kendi gazları var. italya büyük bir gaz tüketicisi, ancak gaz tüketimini azaltmaya başladılar. bunların genel olarak sebepleri de ekonomik kriz, enerjide verimlilik ve yenilenebilir enerji. kimse gaz tüketiminde büyük bir artış beklemiyor.

kişisel fikrime göre, daha fazla gaz tüketimi için tek şans avrupa’nın en kısa zamanda kömürden enerji üretimini terk etmesi. aksi takdirde enerjide verimlilik ve yenilenebilir enerji gazı yakalayacak ve kömürün yerini onlar alacak. 2018’de avrupa birliği, yeni enerji politikasını yürürlüğe koyacak. yeni enerji standardına göre artık gaz büyük bir ihtiyaç olmayacak. doğal gazın yüzde 60’ı evlerin ısıtılmasına gidiyor. eğer ısınma meselesi bu konunun dışına çıkarılabilirse, gaz sadece endüstride ve elektrik üretiminde kullanılacak. bu da gaza olan ihtiyacı çok önemli ölçüde azaltacak.

türkiye ile bulgaristan arasında yıllardan beri yılın belli dönemlerinde sorun olan bir konu var: bulgaristan’ın baraj kapaklarını açmasıyla türkiye’nin bulgaristan’a komşu şehirleri sular altında kalıyor. bu gerçekten önemli bir sorun olabiliyor iki ülke arasında. bu konu yıllardan beri neden çözülemiyor? bulgaristan hükümetinin bu konuda almayı düşündüğü herhangi bir önlem bulunuyor mu?

bu çok önemli bir konu. sadece türkiye-bulgaristan ilişkiler açısından değil, tüm güneydoğu avrupa için. enerjiye dair genel kuralları içeren bir enerji işbirliği anlaşması’na ihtiyaç var. tüm bölge için geçerli bu. şu an bu tunca nehri meselesinde olduğu gibi bu konuda bir işbirliğine ihtiyaç var. eğer bu olmazsa bireysel olarak yanlış anlaşılmalar, bireysel çıkarlar devreye girebiliyor. dolayısıyla ihtiyacımız olan şey bulgaristan, türkiye, yunanistan, batı balkanlar’ı kapsayan bir bölgesel enerji işbirliği anlaşması. engellere rağmen bir anlaşma platformu oluşturulmalı. bazıları enerji birliği’nin avrupa birliği üyesi ülkeler arasında olması gerektiğini düşünüyor. ancak, ben öyle düşünmüyorum. türkiye bu birliğin bir parçası olmalı. ener birliği türkiye batı balkanlar, avrupa komisyonu arasında tartışılmak zorunda.

eğer dediğiniz gibi bir birlik kısa vadede kurulamazsa bulgaristan ve türkiye kendi aralarında bu gibi sorunları nasıl çözecek? ikili bir anlaşma mümkün değil mi?

iki taraf için de esneklik ve anlayış gerekiyor. ben bireysel olarak bunun gerçekleşebileceğine inanıyorum. türk tarafı çok açık tabii ki, bir baraj istiyorlar. ancak bulgaristan ise bazı ekonomik çıkarları tam anlayamıyor. ayrıca geçmişten miras kalan güvenlik kaygıları da var. ben inanıyorum ki bir anlaşma gerçekleşecek. iki tarafı da tatmin edecek bir arabulucu gerekiyor. şimdi görünüyor ki güvenlik odaklı yaklaşılıyor duruma ama ben bunun yanlış olduğunu düşünüyorum. iki taraf için de daha fazla çalışılması gerekiyor.

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;