Almanya
‘Katilin bulunmasından korkuyorum’
Almanya’da son yılların en esrarengiz cinayetine kurban giden 22 yaşındaki Burak Bektaş'ın katili iki yıldır bulunamadı. Ailesi ve arkadaşları, bu cinayetin ırkçı motiflerle işlenmiş olmasından şüpheleniyor.
başkent berlin’in dış mahallelerinden birinde, sokak ortasında işlenen bir cinayet... iki yıl önce kapüşon giymiş ve bu nedenle yüzünün sadece çok küçük bir kısmı seçilebilen bir kişi, sokakta kendi aralarında sohbet eden beş göçmen kökenli gence çok yakın mesafeden silahla ateş etti. aralarından burak bektaş öldü.
cinayetin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen fail hala bulunamadı. burak bektaş cinayeti almanya’nın en esrarengiz faili meçhullerinden biri olarak kaldı.
komşuların ifadeleri ve polis soruşturmasına göre cinayet öncesi gençler çevreyi rahatsız edecek hâl ve davranış göstermediler. gürültü ya da kavga, etrafta birilerini kızdıracak hareketleri de söz konusu değildi. kafenin hemen karşısında büyük bir hastane var. bir görgü tanığı, ambulansın saldırı tehdidinin geçmemesi nedeniyle hemen hastaneden çıkamadığını söylüyor.
sokakta olay mahallini görebilen kamera yok, polisin açıklamasına göre hastanenin kameraları ise çok dar açıyla sadece hastane önünü gösteriyor.
polise göre, burak bektaş cinayetini çözülemez kılan etkenlerin başında, geçmişinde kavgalı oldukları birilerinin bulunmaması.
ailesi, yakınları 'kimseyle sorunu olmayan, cinayet öncesi kimseyle kavga etmemiş bu gençleri kimin neden öldürmüş olabileceğini' sorguluyor.
burak, berlin’de doğup büyümüş. araba satış işinde çalışıyordu. arabalar sadece mesleği değil, hayattaki en sevdiği uğraşıydı.
türkiye’yi seviyor ve arada sırada memleketi samsun’a gidiyordu ama berlin’e daha düşkündü. annesi sık sık gözyaşlarıyla kesilen konuşmasında burak’ı, ''mutlu bir çocuktu, arkadaşlarını güldüren, eve büyük bir neşeyle gelen, yaşam dolu bir gençti. keşke burak’ın saklayacak bir kusuru olsaydı, söylerdik. cebinde bir çakı bile taşımazdı. şiddetle hiçbir işi yoktu'' sözleriyle anlatıyor.
erdoğan: benim niye haberim yok
melek bektaş, son almanya ziyaretinde görüştüğü başbakan erdoğan’dan yardım istemiş. başbakan kendisine ‘benim niye haberim yok?’ diye sormuş ve burak’ın bilgilerini istemiş, konuyla ilgileneceği sözünü vermiş.
melek bektaş’a göre alman polisinin cinayeti aydınlatmak için yaptıkları ikna edici değil. aile, süreçle ilgili şeffaf davranılmadığı ve kendilerinin yeterince bilgilendirilmediğinden şikayetçi. ama polisin de cinayetin çözülmesine dair ipucu bulmakta zorlandığını belirten melek bektaş, ''onlar da nereden tutacağını bilemiyor'' diyor.
televizyonların da yakından ilgilendiği bir cinayet burak bektaş cinayeti. aile televizyon programlarını arayanların küçük bir ipucu vermesine umut bağlamış. bektaş, zdf kanalı ile polisin cinayete ilişkin ipucu bulabilmek umuduyla çektiği canlandırma filminin gösterildiği program sırasında kanala çok sayıda telefon gittiğini ama bunların hiçbirinin kayda değer olmadığını söylüyor. polis komiserlerinin de hazır bulunduğu program sırasında daha çok falcılar ve büyücüler televizyonu aramış.
‘katil yabancıları sevmeyen biri’
anneye kimin yapmış olabileceğini sorduğumuzda, ''benim kafamdaki katil figürü yabancıları sevmeyen biri. naziler yaptı demek istemiyorum. yabancıları çekemeyen, o çocukların oradaki neşeli hallerini çekemeyen biri yaptı'' diyor.
burak’ın annesi katilin bulunmasını isterken zorlukla konuşuyor:
''katilin bulunmasından çok korkuyorum. ben çok daha kötü olacağım. katil bulunursa mahkemelere gitmeyi düşünmüyorum. görmek, yüzleşmek istemiyorum. artık berlin’i mi terkederim hiç bilemiyorum. bu çok acı ama katilin de ortalıkta serbestçe dolaşmasını istemiyorum. çocuğum mezarında rahat yatsın istiyorum.''
‘nsu cinayetleri polise güveni azalttı’
allmende göçmen derneği’nden selim ay cinayetin aydınlatılmasını amaçlayan inisiyatifin içerisinde. şu anda kamuoyunun burak’la ilgili yeterince bilgiye sahip olmadığını vurguluyor. burak’ın olayı tüm yönleriyle araştırılırken, bunun ‘ırkçı bir cinayet’ olabileceğine dikkat çekiyor. selim ay, neo-nazi yeraltı örgütü nsu’nun işlediği ırkçı cinayetlerin de zamanında kamuoyuna ‘dönerci cinayeti’ diye sunulduğunu, ailelerin birbirlerinden hatta akrabalarından şüphe eder hale getirildiğini anlatıyor.
alman federal parlamentosu’na giren ilk türk kökenli vekil cem özdemir de, nsu cinayet serisinin türk toplumunu ‘çok sarstığını’ vurguluyor:
''köln kentinde bir yangın olmuştu. biraz şüpheli bir olaydı. yangın kapıda değil evin içinde çıkarılmıştı. polis de ‘soru işaretleri var’ diyordu. faşistler, ırkçılar, aşırı sağ diye konuşmalar yapıldı cenazede. daha cenaze töreni bitmeden babanın fotoğrafı çıktı benzin alırken. hepimiz rezil olduk. sebebi ne olursa olsun tabii orada ailenin yanında olmak lazım. burada polisin diğer demokratik ülkelere göre daha yüksek standartlara sahip olduğu yönünde bir algı vardı. o algı sarsıldı.''
polis: en sıradışı cinayet
burak’ın ailesini ziyaretimizden sonra soruşturmanın seyrini öğrenmek için berlin emniyeti’nin bu cinayeti soruşturan komisyonuna gittik. almanya’da son üç yılda ortalama 1500 cinayet işlendiği bilgisini veren almanya federal emniyet teşkilatı ise her 10 cinayetten birinin failinin bulunamadığına dikkat çekti. burak bektaş cinayetini soruşturan komisyon başkan yardımcısı alexander hüber'e göre bu cinayet farklı. hüber, burak’ın cinayetiyle ilgili, ''böyle sıradışı bir cinayet ilk kez oluyor'' diyerek 16 klasörlük dolabı gösterdi. toplumda polise ve devlete güvenin nsu yüzünden azaldığını kabul eden hüber, kaygılara hak verirken şunları söyledi:
''neonazi cinayetlerinde hiç kimse gerçekten bu cinayetlerin aşırı sağcı terör cinayetleri olabileceğini düşünmedi. daha çok soruşturmalar mağdur aileleri etrafında yürütüldü. onların ifadelerine başvuruldu. aile içi bir neden arandı. yasadışı faaliyetler yüzünden mi bunlar işlendi noktasındasın hareket edildi. bektaş ailesi ve diğer bundan mağdur olan ailelerde benim için kesin olan, bu gençlerin cinayet motifi olabilecek herhangi bir davranış ya da faaliyet içerisinde olmamalarıydı.''
katille ilgili bilgiye 15 bin euro
polis şefi hüber, fail bulunana kadar dosyanın kapatılmayacağını söylerken, burak’ın katilini bulmak için de sonsuza kadar uğraşacaklarını ekledi.
5 nisan burak’ın öldürülüşünün 2. yıldönümü. ailesi ve göçmen toplumu o gün bir anma töreni düzenleyecek. polisin elle tutulur bir kanıt bulmakta çaresiz olduğunu dile getirdiği cinayetin çözümü şimdilik katilin kendi isteğiyle ortaya çıkmasına veya katili tanıyan birinin güvenilir bilgilerle polise başvurmasına bağlı. emniyet teşkilatı bunun için failin bulunmasına yardımcı olabilecekler için 15.000 euro ödemeyi vaadediyor.
Yorumlar