IŞİD

Musul'un IŞİD işgalindeki ikinci yılı

Musul, IŞİD’in eline geçtiğinden beri, kenti kurtarma operasyonu konuşuluyor ama uzmanlar bunun o kadar da kolay olmayacağını söylüyor. Zira uzmanlara göre Irak’ta IŞİD’in güç kazanmasına yol açan politikalar değişmediği gibi, Batı ülkelerinin de IŞİD sonrasına ilişkin terüddütleri var.

Konular: IŞİD, Suriye, Irak, Ortadoğu
Irak askerleri IŞİD'in Musul'a girişinden sonra üniformalarını bırakıp kaçtı. [Fotoğraf: AFP-Getty]

10 haziran 2104’te uluslararası haber ajansları irak’ın ikinci büyük kenti musul’un işid’in kontrolüne girdiğini duyurduğunda dünya buna inanmakta zorluk çekti. musul’da işid ile irak güvenlik güçleri arasındaki çatışmalar 6 haziran 2014’te başlamıştı. 3 gün sonra 9 haziran’da gece saatlerinde çatışmalar şiddetlendi. işid, kentteki hükümet konağı ve hastaneyi ele geçirdi. kentteki irak ordusu mensupları ciddi bir direniş göstermeden silah, mühimmat ve araçlarını geride bıraktığı gibi askeri formalarını da üzerlerinden atarak sivil kıyafetlerle kentten kaçtı.

işid, bölgedeki diğer silahlı gruplarla işbirliği yürüterek az sayıdaki kadroyla kenti kontrol altına aldı. devrik cumhurbaşkanı saddam hüseyin'in memleketi tikrit kenti de işid'in eline geçti. işid bağdat'a 110 km uzaktaki samarra'ya kadar yayıldı.

örgüt, 11 haziran’da da musul'daki türk konsolosluğu'nu basıp 49 kişiyi rehin aldı.

Türkiye, Musul Başkonsolosluğu'nu 2009 yılında açtı.
[[Fotoğraf: CHA-Arşiv]]

abd işgalinin ardından iktidardan ve ordudan uzaklaştırılan baas partisi generalleriyle de işbirliği yapan işid, dönemin irak başbakanı nuri maliki’nin sünnilere yönelik uyguladığı ayrımcı politikasının de etkisiyle ülkenin sünni bölgelerinde hızlı bir şekilde ilerledi. irak parlamentosu, musul’un düşmesi ile ilgili hazırladığı raporda maliki’yi de suçlu bulmuştu.

hilafet ilanı

musul’u ele geçirdikten sonra 29 haziran 2014’te hâkim olduğu bölgelerde hilafet ilan eden işid, lideri ebu bekir bağdadi’yi halife olarak atadı. etkili bir şekilde kullandığı sosyal medyada dünyadaki müslümanlara 'islam devleti'ne hicret etmeleri için çağrıda bulundu.

batı, rusya ve arap ülkelerinden de binlerce kişi örgüte katıldı.

musul’da yaşam

işid'in, musul’u ele geçirmesinin üzerinden 2 yıl geçti. kentteki durumla ilgili haber almak kolay değil. elektrik ve su sıkıntısı yaşanıyor. inşaatlar dururken, birçok okul kapalı. ancak gelen haberlere göre, kentteki gündelik hayat kökten değişmiş durumda.

örgüt, kontrolündeki kentleri sıkı bir sistemle yönetiyor. kadınların yüzlerini ve hatta ellerini açmaları, evlerinden yalnız çıkmaları yasak. bu kuralları ihlal eden kadınların kocaları kırbaçlanıyor.

sadece kadınlar değil, kentteki hristiyanlar ve azınlıklar da hak ihlallerine maruz kalıyor. bir zamanlar sayıları 60 bini bulan musul'daki hıristiyanlardan dinlerini değiştirmeleri istendi. reddedenlerin mallarına el konuldu ve kentten sürüldü.

işid, kurallarına aykırı davranışlarda bulunanlar hakkında katı bir cezalandırma sistemi uyguluyor. meydanlarda ve halka açık alanlarda idamlar gerçekleştiriyor. ‘suçluları’ kırbaçlıyor veya taşlıyor.

musul’dan sonra yayılmaya devam eden işid, irak’ın batısında ezidi azılığın yoğunlukta yaşadığı sincar bölgesine de el koydu. örgütün ‘kafir’ olmakla suçladığı ezidilere özellikle de kadınlarına yönelik büyük ihlaller işledi. onları toplu bir şekilde köleleştirdi, pazarlarda satılmasına izin verdi.

işid ekonomisi

musul’u ele geçirdikten sonra işid, kentin merkez bankasındaki dolar rezervlerine el koydu. böylelikle kasasına milyonlarca dolar girdi. suriye ve irak’ta da özellikle petrol zengini bölgeleri almaya gayret gösterdi. oradan çıkardığı petrolün yanı sıra palmira gibi ele geçirdiği tarihi kentlerin antik eserlerini de satarak bir gelir elde etti. işid, dünyanın en zengin örgütü hâline geldi.

ancak ağustos 2014’te kurulan ve abd’nin liderliğini yaptığı 60 ülkeden oluşan işid'le mücadele koalisyonu, işid’in gelir kaynaklarını kurutma hedefini benimsedi.

"işid’i askeri alanda çökertmeden gelirini kurutmak mümkün değil"

işid’in finans kaynakları konusunda çalışmalar yürüten mohammed ukda’ya koalisyonun işid’in finans kaynaklarına yönelik stratejisini sorduğumuzda, bu stratejinin kısmen başarılı olduğunu söylüyor. koalisyonun işid’in petrol sahalarını ve petrolü taşımak için kullandığı lojistik ağı hedef alması sonucunda örgütün toplam gelirinin dörtte bir oranında düştüğünü belirtiyor.

"bu stratejinin başarılı olduğunu söyleyebiliriz. abd öncülüğündeki işid'le mücadele koalisyonu örgütün petrol bölgelerini ve bu petrolü taşımak için kullanılan mekanizmaları havadan hedef aldı. bu, işid’in gelirini yüzde 25 düşürdü."

ancak ukda, bu aşamada petrolün işid’in en önemli gelir kaynağı olmaktan çıktığını, örgütün ana gelir kaleminin bölgelerindeki ticaret faaliyetlerinden ve hizmetlerden elde ettiği ‘vergiler’ olduğunu ifade ediyor:

"işid’in şu an temel gelir kaynağı vergiler. işid’in bölgesine giren her tır ve araba için 850 dolar vergi aldığı yönünde bilgiler var. ayrıca, bölgelerinde yürütülen tüm ticaret faaliyetlerine de vergi uyguluyor. elektrik ve su hizmetleri için de vergi kesiyor. trafik cezası bile kesiyor.

işid’in petrolden kazançları yüzde 60 oranında düştü. tarihi eserler ve rehine ticaretinden geliri ise yüzde 80 oranda azaldı.

sadece suriye’de örgütün aylık geliri 200 milyon dolardan 100-120 milyon dolara kadar düştü, gelecek dönemde de 60 milyon dolara kadar düşmesi bekleniyor.

ancak 'vergi' gelirlerini kesmek çok zor. koalisyon işid’i ancak askeri alanda hezimete uğratırsa örgütün gelirini tamamen yok edebilir."

musul’u kurtarma operasyonu

2015’in başından bu yana işid’i musul’dan çıkarmak için bir operasyon düzenleneceği birçok kez gündeme geldi. önce nisan 2015’te düzenleneceği söylenen operasyon aynı yılın sonbaharına kaydırıldı. ancak bu operasyon bir türlü gerçekleşmedi. yerine ramadi ve felluce’nin bağlı olduğu anbar eyaletine yoğunlaşıldı. ukda, bu aşamada işid’in yenilmesini beklemiyor:

"rakka ve felluce kurtarma operasyonlarına katılan asker sayısı ve niteliği yeterli değil. en az 50 bin iyi eğitimli asker gerekiyor. şu an felluce’deki operasyonu 20-30 bin asker katıldığı söyleniyor ama bu rakamın büyük bir kısmı gönüllülerden oluşuyor. bu askerler yeterli düzeyde eğitime sahip değiller. felluce’yi ve rakka’yı işid’den kurtarmak için abd ordusu mensupları kadar ciddi ve iyi eğitime sahip askerler gerekiyor. bu aşamada bu sayı mevcut değil."

'destekleyenler de korkanlar da var'

uzmanlara göre, işid’in felluce ve rakka’da yenilmesi durumunda bile örgütün birkaç yıl sonra yeniden ortaya çıkması büyük bir olasılık. zira, irak’ta işid’in ortaya çıkmasına yol açan ve suriye’ye yayılmasını kolaylaştıran sorunlar devam ettiği takdirde örgütün yok edilmesinden söz etmek mümkün değil.

[[Fotoğraf: AP]]

ukda’ya göre, işid’i destekleyenler de var ancak halk çoğunlukla işid’i desteklediği için değil ondan korktuğu için sesini çıkarmıyor:

"işid bir terör grubu. dolayısıyla bu örgüt insanları terörün gücüyle yönetiyor. kendi canını, ailesini ve işini korumak için işid’i destekliyor gibi davranmak zorunda kalan çok sayıda kişi aslında işid’i istemiyor. irtibatta olduğum işid’in bölgelerinde bulunan kaynaklarım, orada halkın işid’e karşı çok tepkili olduğunu ifade ediyor."

'kucaklayıcı politika olmadan işid’i yenmek mümkün değil'

reuters’e konuşan suudi arabistan’lı siyasi analist muhammed  guveynim, irak'ta her kesimi kucaklayacak yapıda bir hükümet kurulması gerektiğinin önemine vurgu yapıyor:

"irak’ta toplumun tüm bileşenlerinin kabul edeceği bir hükümet kurulması işid’i yenmek için çok önemli. sadece o zaman ekonomik ve siyasi istikrar yavaş yavaş gerçekleşebilir ve böylelikle örgütün ortaya çıkışına yol açan zemin yok olur. aynı şey suriye için de geçerli. ne zaman suriye’de muhaliflerle rejim arasında bir uzlaşma gerçekleşirse ve halk beklentilerini bulursa o zaman işid toplum nezdindeki desteğini kaybeder ve çöker."

'batı işid’i bitirmek değil sadece onu kontrol altına almak istiyor'

cihatçı gruplar konusunda çalışmalar yapan hasan ebu hanya ise, batı’nın işid’i bitirmek istemediğini sadece onu belli bir alanda hapsetmek istediğini savunuyor. hanya bu görüşünü al jazeera’ye şöyle anlatıyor:

"işid yok olursa batı’dan gelerek örgüte katılan yabancı savaşçılar, eşleri ve çocukları ülkelerine geri dönmek isteyebilir. batı bundan endişeleniyor ve bu yüzden örgütü tamamen bitirmek değil, onu sınırları belli ve kontrol altında olabilecek bir alana hapsetmek istiyor."

'işid’in izlerini geri çevirmek zor ama bir o kadar da önemli'

mohammed ukda da guveynim ile hem fikir. suriye ve irak’ta sorunların çözülmemesi halinde işid’in tamamen yok edilmesinden bahsetmenin mümkün olmadığını söylüyor. bu sorunlar ortadan kalkmadığı sürece örgütün yenilgiye uğratılsa bile birkaç yıl içinde kendini yeniden üretebileceğini savunuyor.

"bu tarz örgütleri askeri alanda çökertmek mümkün. ancak birkaç yıl sonra daha da radikal bir şekilde geri dönmemesi için örgütten arındırılan bölgelerde çok hızlı bir şekilde kapsamlı bir şekilde sosyal ve ekonomik projeleri yürütmek ve o bölgeleri yeniden imar çalışmaları başlatmak hayati bir önem taşıyor. aksi takdirde durum kısır döngüye döner ve sıfır noktasına geri dönülür.

kadınlara yönelik de özel bir politika geliştirilmesi son derece gerekli. çünkü onlar işid’e benzer örgütlerin yeniden ortaya çıkması konusunda büyük bir rol oynayabiliyor. islam’la bağdaşmayan yanlış ideolojiyle yetiştirilen bu kadınlar, radikal ideolojiyi çocuklarına aşılıyor."

kaynak: al jazeera

Ola Karakurt

1987 yılında suriye'de doğdu. üniversiteden 2009'da mezun oldu. türkiye'deki suriyeli sığınmacı okullarında görev yaptı. gazeteciliğe 2014'te al jazeera türk'te başladı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;