otizmli olduğu için üç yıl önce okula alınmayan 8.5 yaşındaki ozan sanlısoy’un avrupa insan hakları mahkemesi’nde süren davasına  dikkat çekmek isteyen annesi sedef erken, strasbourg’ta çadır kurmaya hazırlanıyor. 3 aralık dünya engelliler günü’nde çadır kurup basın açıklaması yapacak olan erken, otizmli çocukların eğitim alanında uğradığı hak ihlallerini dünyaya duyurmayı amaçlıyor.

avukat sedef erken ve müzisyen ogün sanlısoy’un oğlu olan ozan’a iki yaşındayken atipik otizm teşhisi konuldu. ozan’ın ailesi oğulları 5 yaşına geldiğinde kaynaştırma eğitimi alabilmesi için okul arayışına girdi. evlerine beş dakika mesafedeki kolejin anasınıfına ozan’ın kaydını yaptırmak isteyen aile önce çok iyi karşılandı. ancak okul yöneticilerinin tavrı ozan’ın otizmli olduğunu öğrenince değişti.

"gelişim sorunu olan çocukları almıyoruz"

ailenin anlatımlarına göre kolej, akademik başarı odaklı bir eğitim uyguladıklarını, velilerin de çocuğu istemeyeceğini, gelişimsel sorunu olan hiçbir çocuğu almadıklarını belirtti. ozan’ın kaynaştırma uygulayan başka bir okula gitmesi gerektiğini de belirtti. oysa milli eğitim bakanlığı kaynaştırma genelgesi’nde ve özel eğitim hakkı’nda kanun hükmünde kararname'de, özel eğitim gerektiren bireylerin eğitimlerini akranlarıyla birlikte her tür kademedeki okul ve kurumlarda sürdürebileceği vurgulanıyordu.

aihm'e başvurdu

daha sonra hukuk mücadelesi başladı. aile, okula karşı ‘ayrımcılık davası’ açmak için savcılığa suç duyurusunda bulundu. dosya, adliye adliye gezdikten sonra aileye tek satırlık ‘kovuşturmaya yer yoktur’ yazısı geldi. aile itiraz etti. ancak bu kez de aileye ‘itiraza mahal yok’ cevabı geldi. itiraz da kabul edilmeyince ailesinin iç hukuktaki yolları tükenmiş oldu. aile, avrupa insan hakları mahkemesi’ne başvurdu. yapılan başvuruda ozan’ın eğitim hakkının ayrımcılık yapılarak ihlal edildiği belirtilerek, 107 bin 767 euro maddi, 75 bin euro manevi tazminat ile 20 bin 150 euro mahkeme masraflarının türkiye devletinden tazmin edilmesi istendi.

adalet bakanlığı 'mevzuat iyi' dedi

aradan bir buçuk sene geçti. mart 2014’te aihm’den cevap geldi. ozan’ın davasını kabul eden aihm, adalet bakanlığı’ndan da savunma istedi.
ilk kez türkiye'de bir engelliye karşı eğitimde ayrımcılık davası aihm'de açılmış oldu. dava sürüyor. adalet bakanlığı savunmasını yaptı. ancak savunmasında ozan’ın ayrımcılığa uğramadığı, otizmli çocukların eğitimi için türkiye'nin çok iyi bir mevzuatının olduğu belirtildi.
avukat anne erken, şimdi davaya ve tüm otizmli çocukların haklarına dikkat çekmek için aihm önünde basın açıklaması yapıp, çadır kuracak.

düzenlemeler kağıt üzerinde 

erken, oğlunun bir ilkokula kayıtlı olmasına karşın hâlâ gerektiği gibi bir eğitim alamadığını söylüyor. adalet bakanlığı'nın savunmasında bahsettiği iyi mevzuatın da hayata geçemediğini söyleyen erken şöyle konuşuyor:
“mevzuatta "kaynaştırma öğrencisi için kaynak oda açılır, rehberlik çalışması yapılır, okula özel eğitimci gelir, öğretmenler yapılması gerekenleri yapar" diyor. bunların hiçbiri yapılmıyor. çünkü ne okul ne öğretmen bu konuda eğitilmiş. 2005’te ab uyum sürecinde mevzuat düzenlemelerini yapmışız ama bunları kağıt üzerinde yapmışız. ancak ne toplumu, ne eğitimcileri ne diğer velileri eğitebilmişiz. ilkokulda 700, ortaokulda 500, lisede 200 otizmli çocuk kaynaştırma eğitimi alıyor. üniversitede eğitim alan otizmli sayısı ise sadece 7.  bu çocuklara ilkokul öncesi yoğun özel eğitim veremiyoruz. haftada iki seansla olacak iş değil.”

"ozan'ın davası hepimizin davası"

erken’i, türkiye’deki otizmli bireyleri ve ailelerini temsil eden en büyük çatı kuruluş olan otizm dernekleri federasyonu (odfed) destekliyor. 14 derneğin bir araya geldiği odfed, “ozan’ın davası, hepimizin davası. ozan’ın eğitim hakkı, hepimizin çocuklarının eğitim hakkı” diyor. odfed genel sekreteri irem afşin, meb’e de otizmli çocukların eğitimde yaşadıkları sorunları ilettiklerini belirtiyor. afşin, “meb’in sorumluluğu ve işbirliğinde yapılması gereken çalışmalarla ilgili bir rapor sunduk. şartların iyileştirilmesi için bir genelge yayınlanmasını talep ettik. özel eğitim hizmetleri yönetmeliklerinin hatırlatılması ve uygulanması, rehberlik araştrıma merkezleri’nin denetlenmesi gibi önerilerimiz var.  en acil ihtiyaçlarımızdan biri de özel eğitim saatlerinin artırılması" diye konuşuyor.