Azınlık cemaatleri

Tarihi yetimhaneye bütçe engeli

Fener Rum Patrikhanesi, Büyükada'daki yetimhaneyi uluslararası çapta çevre enstitüsü ve dinler arası diyalog merkezine dönüştürmeyi hedefliyor. Fakat binanın restorasyonu için milyonlarca dolar gerekli.

Tarihi bina kaderine terk edildi. [Fotoğraf: Mustafa Değirmenci-AJT]

büyükada’daki tarihi rum yetimhanesi binasının fener rum patriği bartholomeos’un öncülüğünde uluslararası çapta bir çevre enstitüsüne dönüştürülmesi hedefleniyor. proje hazır, araştırmalar yapıldı. tek engel tarihi binanın restorasyonu.

uzmanların verdiği bilgiye göre binanın onarımı için ortalama 30-40  milyon dolar tutarında bütçeye ihtiyaç var. rumların türkiye’deki nüfusu bin 500. dolayısıyla cemaat vakıflarından sağlanan sembolik gelirlerle binanın restorasyonunu gerçekleştirmenin de mümkün olmadığını söylüyorlar. projenin hayata geçmesi için devletten destek isteniyor.

bina kaderine terk edildi

yunanistan'la yaşanan kıbrıs sorunu nedeniyle 1964 yılında rumlar türkiye’den gönderildi. yetimhane olarak hizmet veren okul binası süreç içerisinde işlevini yitirdi ve kaderine terk edildi. uzmanlara göre ahşap bina, dünya mimarisi açısından da büyük öneme sahip.

süreç içinde bina hazineye geçti. ak parti hükümeti tarafından 2011 yılında çıkartılan vakıflar yasası kapsamında rum toplumuna iade edildi. eğer bina restore edilebilirse çevre enstitüsünün yanısıra dinler arası diyalog merkezi ve bir kongre salonunu da barındıracak kompleks yapılması planlanıyor.

“devlet katkısı önemli”

vakıflar genel müdürlüğü-azınlık vakıfları temsilcisi ve rum vakıfları derneği’nin (rumvader) başkanı laki vingas projenin finansman nedeniyle tıkandığını söyledi. vingas, yine de yola devam etmeye kararlı olduklarını ve enstitünün bağlı bulunacağı vakfı bu yıl içerisinde hayata geçirmeyi planladıklarını belirtti.  

bu projenin hayata geçmesi için devlet katkısının son derece önemli olduğunu söyleyen vingas, "cemaatimizin bütçesiyle bu projeyi şimdilik hayata geçirmemiz mümkün değil. vakıflarımızın böyle bir sermayesi yok. vakıflarımızın destek verebilmesi için en az beş yıl gerekiyor." dedi.

proje başbakan'a da sunuldu

projeyi başbakan recep tayyip erdoğan ve başbakan yardımcısı bülent arınç ile konuştuklarını söyleyen vingas, her ikisinin de projeyi son derece olumlu karşıladığını ve desteklediğini söyledi.

“kilisenin çevre  ve doğa konusunda önayak olması son derece önemli. müslüman bir ülkede kilisenin enstitü kanalıyla böyle bir faaliyet göstermesi ortadoğu'nun bu karmaşık yapısında bir mesaj olabilir” diyen vingas, projenin hayata geçmesi durumunda türkiye’ye de prestij sağlayacağını söyledi ve ekledi:

“pek çok faktörün yanısıra böyle bir enstitünün türkiye’de olması akademik dünyaya da destek sağlayacak. din adamlarına açık olacak ve çocuklar için ayrılan bir bölümle çocuklara da çevre bilincini aşılayacak.”

etüt yapıldı

ensititü projesiyle ilgili etüt çalışmalarının yapıldığını söyleyen vingas, “ihtiyacımız olan tek şey destek. kaldı ki böylesine önemli bir tarihi bina kaderine terk edilmemeli” dedi.

 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;