Görüş

ABD, Iraklı Kürtlerin yolunu tıkamamalı

Amerika, Kürtleri tamamen kaybetmek istemiyorsa, Irak'ın birlik ve bütünlüğünü koruma ısrarından vazgeçip, Erbil'in bağımsız devlet olma hedefinin önünden çekilmelidir.

Konular: ABD, Irak, IŞİD, Ortadoğu
Kerry, 2006'da Condolezza Rice'ın ziyaretinden bu yana Irak'taki Kürt bölgesine giden ilk ABD Dışişleri Bakanı oldu. [Fotoğraf: Reuters]

amerika birleşik devletleri (abd) dışişleri bakanı john kerry'nin irak ziyareti son derece kritik bir süreçte gerçekleşti. ülkede pek çok önemli noktayı ele geçiren irak şam islam devleti (işid) ve müttefikleri, güneye doğru ilerlemeye devam ederken, ellerindeki silah, para ve destek de artıyor. irak, oldukça tehlikeli bir dönemece gelmiş durumda.

abd'nin mesajı ise net: işid'in yayılması "kabul edilemez". işid'in ortadan kaldırılması washington için acil bir hedef olsa da, siyasi entegrasyonla ilgili ele alınması gereken başka sorunlar olduğu da ortada. işid'e karşı ortak bir pozisyon oluşturma arzusundaki kerry, irak kürdistan bölgesel yönetimi'nin (ikby) kapsayıcı bir askeri ve bölgesel çözümü benimsemesini sağlamak için bölgesel yönetimin başkenti erbil'e de gitti.

kürtler arasında hâkim olan his, gösterdikleri tüm iyi niyete rağmen, washington'dan karşılık olarak pek az şey aldıkları yönünde.

by Michael Stephens

abd'nin irak konusundaki konumu karmaşık. irak ile imzaladığı stratejik çerçeve anlaşmasına göre, washington, irak devletinin birlik ve bütünlük için kalacağını taahhüt ediyor. 24 haziran günü bbc'ye konuşan kerry'nin tabiriyle, "birlik içinde bir irak, daha güçlü bir irak" olarak görülüyor. ancak bu elbette nihai rüyası bağımsız bir devlet kurmak olan ikby'nin hedeflerine zıt bir görüş.

gergin ilişkiler

washington ve erbil arasında son dönemde gergin bir ilişki yaşanıyor. daha fazla özerklik ve öz yönetim isteyen kürtler, abd'yi bunun önünde bir engel olarak görüyor. ayrıca erbil ile bağdat arasında kürt petrolünün ihracatı yüzünden yaşanan gerilimde açıkça irak devletinden yana taraf olduğu için, washington'ın duyarsız bir müttefik olduğunu düşünüyorlar.

abd'nin her ikisi de meşru bir şekilde seçilmiş partiler olan kürdistan demokrat partisi (kdp) ve kürdistan yurtseverler birliği'ni (kyb) "3. kademe terör örgütleri" listesinden çıkarmakta isteksiz davranması, ikby başkanı mesut barzani'yi kızdırdı. söylentilere göre, barzani, abd'nin konu hakkında bir adım atmaması yüzünden nisan ayında washington'a yapacağı ziyareti iptal etti. abd ise 11 yıl gecikmeyle de olsa, bu diplomatik hatayı düzeltmeye söz verdi.

ikby, washington ile olan ilişkisini, dış siyasetinin köşe taşı olarak görüyor. erbil'in kontrolündeki topraklar, büyük ölçüde abd yanlısı. bununla birlikte, geçen yıl kürtler arasında hâkim olan his, gösterdikleri tüm iyi niyete rağmen, washington'dan karşılık olarak pek az şey aldıkları yönünde oldu.

abd, bu zeminde kürtleri, menfaatleri için en iyi seçeneğin irak'ın bir bütün olarak kalması olduğuna ikna etmeye çalışıyor. ancak mevcut şartlara göre bu pek de olası değil. ayrıca kürtler bunu kabul etmek için ciddi teminatlar isteyecektir ki, bu da kerry'nin tekliflerinin boyunu aşabilir.

kürtler, peşmergeler gibi yetenekli bir askeri güce sahip. buna rağmen, ikby'nin varlığı – işid veya kerkük petrolü meselesi üzerinden kürtlerin üzerine gitmek isteyen bağdat tarafından – tehdit edildiği takdirde, abd'nin yanlarında olacağına dair doğrudan bir güvenceye de ihtiyaçları var.

haziran ayındaki ayaklanmanın "kazananının" kürdistan olduğunu ima eden haberlerin aksine, ikby hâlâ son derece tehlikeli bir durumda. kürdistanlı yorumcu cale salih, "ikby'nin isyancılarla 1.000 km'lik bir sınırı paylaştığına; irak ordusu ile sadece 50 km'lik bir sınırı kaldığına" dikkat çekiyor. bunun imrenilecek bir pozisyon olmadığı ortada. peşmerge kuvvetleri, her gün işid ile çarpışıyor ve karşılarında, irak'ın kuzeydoğusunun büyük bölümüne yayılmış, son derece sert, iyi eğitimli ve donanımlı bir düşman var.

diğer yandan, yüz binlerce iraklı ve suriyelinin kuzey irak'a akın etmesi de bir başka ciddi sorun. ikby, böylesine hızlı bir nüfus artışıyla başa çıkabilecek kaynaklara sahip değil. benzin istasyonlarında kilometrelerce uzunlukta kuyruklar oluşuyor; erbil, çaresizce yiyecek ve kalacak yer arayan evsiz iraklılar ile dolu. yani ikby'nin şu anda bir şey kazandığı yok.

abd, ülkeyi birlik içinde tutmaya dayalı irak politikasının, sonunda kürtleri uzaklaştıracağı gerçeğiyle bir noktada yüzleşmelidir. 

by Michael Stephens

askeri çözüm masada yok

kerry ve ikby, irak'ın sorunları konusunda askeri çözüm yoluna gidilmeyeceğinde hemfikir ise de, ciddi bir tehdit ile karşı karşıya olan erbil, bağdat ile herhangi bir siyasi anlaşmayı değerlendirmek için bile güvenlik teminatı isteyecektir. kerry, abd'nin işid'i yok etme hedefini açık bir dille ifade etmenin yanında, sadece sözde destek vermekle kalmayıp, kürtlerin güvenlik kaygılarını ciddi şekilde ele almaya da hazır olmalıdır.

kerry'nin üstü kapalı olarak "sözlerin kıymeti olmadığını" söylemesi, abd yardımının yolda olduğuna dair bir işaret. ancak diğer yandan, amerikan yardımının erbil açısından önemli bir değişiklik yaratması ya da uzun vadede bağdat karşısında reel bir fayda sağlaması pek muhtemel değil. iran ve diğer bölge aktörlerinin kürdistan'ın siyasi ve güvenlik sorunlarına karışma potansiyeli ise son derece gerçek.

abd, ülkeyi birlik içinde ve işler halde tutma fikrine dayalı irak politikasının, sonunda kürtleri uzaklaştıracağı gerçeğiyle bir noktada yüzleşmelidir. şu anda işid tehdidi elbette diğer tüm endişelerin üzerinde. fakat asıl tartışma konusu, irak'ın geleceği ve son haftalardaki şiddet durulduğunda ülkenin ne halde olacağıdır.

kürtler, irak devleti ile aralarına koydukları mesafeyi daha da artırabilmek için, bağdat'ın zayıflığını mutlaka koz olarak kullanmak isteyecektir. şayet abd bu sürecin önünde durursa, ikby'yi tamamen kaybedebilir ve irak'ı bir arada tutmak şöyle dursun, ülkenin dağılmasını hızlandırmış olur.

michael stephens, katar'daki royal united services institute (rusi) isimli düşünce kuruluşunun müdür yardımcısı.

twitter'dan takip edin: @mstephensgulf

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Michael Stephens

Michael Stephens

michael stephens, katar'daki royal united services institute (rusi) isimli düşünce kuruluşunun müdürü. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;