Futbol

Bir Rumen futbolu hikâyesi

Çavuşesku döneminde halk için tek nefes alınacak yer stadyumlardı. İyi olan Rumen futbolcular yurt dışına çıkabildikleri için şanslı, Steaualı futbolcular da Çavuşesku onları tuttuğu için bir adım öndeydi. Dönemin ordu-polis ilişkisi bir futbol derbisi yarattı: Steaua-Dinamo. İki ekip yarın karşı karşıya gelecek.

Konular: Spor, Romanya
Steaua 1986'da Barcelona'yı yenerek Şampiyonlar Ligi'ni kazandı. [Getty]

steaua bükreş-dinamo bükreş mücadelesi dünyanın sayılı derbileri arasında. ülke futbolunun eski şaşalı günlerinde olmamasından dolayı son yıllarda uluslararası etkisini kaybetse de derbinin çavuşesku döneminde gördükleri onu farklı kılıyor.

1974-1989 yılları arasında görev yapan romanya cumhurbaşkanı nikolay çavuşesku, sadece halkı değil aynı zamanda futbolu da baskı altında tutuyordu. bir steaua bükreş taraftarıydı ve her zaman onun kazanmasını istiyordu. polis ve muhalifler ise şehrin diğer takımı dinamo’yu destekliyordu.

çavuşesku ve gizli polis teşkilatı securitate döneminde yoğun baskı altında olan halk, nefesi futbolda alıyordu.

1960’lı yıllarda dinamo’nun kanadında oynayan ion pircalab’a göre o dönem stadyumlar doluydu. insanlar da zorlukları ve mutsuzluklarını unutmak için stada geliyorlardı.

romanya’da yayın yapan gazete sporturilor’dan ovidiu oannitoaia da ‘günlük yaşamın her yönünü kontrol eden bir rejim altında futbol bambaşka bir rol almıştı. insanların en rahat edebildikleri yer stadyumlardı” diyor.

o dönem ülkenin en özgür isimleri iyi futbolculardı. çünkü uluslararası maçlar için seyahat edebiliyorlardı.

Steaua kalecisi Duckadam

1986’da steaua bükreş finale barcelona’yı yenerek avrupa şampiyonu olmuştu. steaua’nın kalecisi helmuth duckadam’a göre bu hayal bile edilemez bir olaydı:

“steaua veya milli takımda oynamak diğer ülkeleri ve oradaki yaşam tarzlarını görmek için büyük fırsattı. günümüzde gezmek için bu kadar özgürken o dönemi kelimelere dökmek çok zor”

'futbolcular olarak iyi kazanıyorduk'

duckadam, nikolay çavuşesku’nun oğlu valentin’in performans iyi gittiğinde kendileri için herhangi bir sosyal handikap yaratmadığını söylüyor.

o dönem bükreş’in iki büyük kulübünden birinde oynamak başkentte kalmak için bir garantiydi. bu oyunculara konforlu pansiyonlar verilir, daha iyi maaş bağlanırdı.

pircalab “biz futbolcular olarak romanya’da ortalama maaşın üç katı kazanırdık. büyük miktarlar değildi. servet yapmadık ama ortalamanın üzerindeydik. yıldızdık ama bugünkü durumla kıyaslarsanız parasız yıldızlardık” diyor.

o dönem yine de ihtişamları vardı ve bunun da bir bedeli yoktu.

steaua ve dinamo rekabeti hükümetin en güçlü iki bileşeni, ordu ve iç işleri bakanlığı arasında neredeyse gizli bir iktidar mücadelesiydi. 

ioanitoaia’ya göre her iki taraf güç kazandıkça takımlar da aynı ölçüde güçlendi. gerginlik öyle bir hal aldı ki 1988’de kupa finalinde maç 1-1 devam ederken son dakikada steaua’nun golü ofsayt gerekçesiyle verilmeyince duruma sinirlenen valentin çavuşesku takımı sahadan çekti. buna karşın kupa steaua’nın müzesine götürüldü. 1989’da kömünizim devrilmesinin ardından da zamanla rekabet rayına oturdu. hatta steaua kupayı dinamo’ya vermeyi teklif etti ama bu kabul edilmedi.

rekabetin geçmişinden dolayı bu dönemde bile iki takım arasında transferi yapılan futbolcular ‘hain’ olarak gösteriliyor.

ion pircalab “steaua’ya karşı en az 30 maçta oynadım ama hala aynı duyguları taşıyorum” diyor.

romanya ligi’nde steaua 26, dinamo da 18 kez lig şampiyonu oldu. son dönemde başka kulüpler dikkat çekip zirveye oynadı.

romanya ligi’nde 18. haftadayız. lider steaua, dinamo ise 8 puan gerisinde. iki ekip yarın dinamo’nun sahasında yine ateşli bir derbi heyecanı yaşayacak, yaşatacak.


kaynak: al jazeera ve afp


 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;