a bölgesi tamamıyla filistinlilerin kontrolünde. b bölgesinde idare filistinlilerde ama  güvenliği israil ve filistin yönetimi ortak sağlıyor. c bölgesinde ise hem sivil idare hem güvenlik israil tarafından sağlanıyor.

batı şeria’nın yüzde 61’i israil’in kontrolü altında. bu bölgelerde filistinliler baskı altında tutulurken yahudi yerleşimcilere ise her türlü imkan sağlanıyor.

oslo anlaşmasının ardından binlerce filistinli batı şeria’ya döndü. filistin yönetimi kuruldu. ama yönetim ilk günden itibaren yönetmek zorunda olduğu bir birinden kopuk bölgeler sorunuyla yüz yüze kaldı. filistin yönetiminin elindeki bölgeleri israil kontrol noktaları bir birinden ayırıyordu. bu aslında insan onuru ve saygınlığına bir saldırıydı.

batı şeria’dki c bölgesinde israil yeni yerleşim bölgeleri kuruyor. bu yerleşim yerleri ne güvenlik ne de idari olarak filistin yönetimine bağlı değil. bu yerleşimler a’dan z’ye israil hükümetinin kontrolünde.

israil yönetiminin temel yaklaşımı güvenlik olduğu için buradaki filistinlilerin yaşamı yasak tabelalarının gölgesinde zehir olmuş durumda. bina yapımı ve tarım yasaklanıyor. üstelik yerleşimcilerle temas kurmamaları için dolaşık yollardan uzun mesafeler katetmek zorundalar.

bu bölgelerde yaşayan filistinliler ‘bağımsız filistin devleti’nin kurulmasıyla tüm sıkıntılarının ortadan kalkacağı umuduyla yaşadılar şimdiye kadar. ama akabe, kefer kadum, malih, suvesya gibi bir birinden kopuk filistin köylerinde bu umut her geçen gün azalıyor.

çünkü her geçen gün artarak devam eden yeni yerleşimler filistin devletinin kurulmasını neredeyse imkansız hale getiriyor.

batı şeria’daki bölgeler belli ailelerle anılan birbirinden kopuk yerleşim birimlerine dönüştü. örneğin eriha, ureykat ailesinin, ramallah barguti ailesinin, halil’in arapların elindeki bölümü caberi, ebu senine, kavasime, netşe ve temim ailelerinin, nablus masri, şakaa ve tuka ailelerinin ve cenin, tulkerm ve kalkilya ise karme aileleriyle anılır oldu. israil bu bölgelerin hamas’ın kontrolüne girmemesi için elinden gelen çabayı sarfediyor.

filistinliler ellerindeki imkanları kullanarak kimliklerinin ortadan kaldırılması çabalarına karşı direniyor. filistinliler, israil’in avar, kalkilya, cenin ve felamiye gibi ‘filistin’in gıda anbarı’ olarak bilinen bölgleri susuzluğa mahkum ederek kendilerini göç etmeye zorladığını da dile getiriyor.

israil’in sürekli yerleşimler inşa ettiği filistin’deki c bölgelerinde barış nasıl bir yol bulacağını şaşırmış durumda.

kaynak: al jazeera