başbakan ahmet davutoğlu, türkiye odalar ve borsalar birliği (tobb) istişare kurulu toplantısında yaptığı konuşmasında 30'dan fazla kişinin öldüğü kobani eylemlerinin istikrarı hedef aldığını söyledi. buna rağmen kürt sorununa çözüm sürecinin de devam edeceği mesajını verdi. 

"çözüm süreciyle ilgili ciddi ivme kazanmıştık, mekanizmasını bakanlar kurulu ile esasa bağlamıştık, çok ciddi bir momentum oluşmuştu. suriye'deki bütün dostlarımıza, akrabalarımıza yardım edebilmek kastıyla tezkere çıkardık. toplumda iyimser bir beklenti içindeyken, maalesef yaşanan olaylarla gerçek anlamda toplumsal kargaşa ortamı yaratılmaya çalışıldı. kobani bahane edilerek yapılan bu vandalizmde, bu terör faaliyetlerinde 33 vatandaşımız hayatını kaybetti. 2 polisimiz şehit oldu. bu yolla kobani'ye mi yardım ettiler? suriye'deki zulmü neredeyse kendi halkına karşı yapanlar bilsinler ki türkiye'yi hiçbir zaman bu kaos sarmalının içine sokamayacaklardır."

"devlet her türlü tedbiri almaya kararlı"

davutoğlu'na göre kobani eylemlerinde üç şey hedef alındı.

"1- kamu binaları, devletin kamu otoritesiydi. 2- işyerleri. yani sizlerin helal rızkınızla çalıştığınız yerler. 3- ak parti binaları. bu üç temel hedefe bakıldığında vandalizmin amacını anlamak mümkün. şimdi ben buradan sesleniyorum. ne yaparlarsa yapsınlar kamu düzeni zafiyete uğramayacaktır. devlet her türlü tedbiri almaya kararlıdır. bu konuda en ufak ihmal ve zafiyet söz konusu olmayacaktır. ak parti bu şantajlara boyun eğmeyecektir. millete hizmet etmeye kararlıyız. çözüm sürecini sabote etmeye çalışanlara karşı da süreci ayakta tutmaya ve korumaya kararlıyız."

"kaderimiz ortak"

başbakan, türkiye sınırında bulunan işid saldırısı altındaki kürt kasabası kobani ile türkiye'nin ortak kaderi olduğunu ifade etti.

"nasıl dünyanın her yerindeki mazlumlara sahip çıkmışsak; suriyeli araplara, türkmenlere, kürtlere, hıristiyanlara, hepsine yardım eli uzatmaya kararlıyız. kobani; halep, lazkiye, şam gibi bizim için tarihi bir emanet, mirastır. oradaki kardeşlerimizin kaderi de bizim kaderimizle ortaktır. ancak suriye'deki olayları bahane ederek kargaşa çıkartmak isteyenlere söylemek istiyorum ki, kobani'den gelen 200 bin kardeşimize kucak açan biziz. kobani'den gelen kardeşlerimiz, türkiye'de bu vandalizmi yapan bu terör mensuplarına sığınmak için gelmediler. inşallah en kısa zamanda da huzur içinde suriye'ye geri dönerler."

"türkiye 90'lara dönmeyecek"

doğu ve güneydoğu anadolu'ya yapılan ve yapılacak yatırımları hatırlatan davutoğlu, "bu vandallar, bu eşkiyalar böyle bir geleceği imha etmek için harekete geçtiler. böyle bir imha projesine karşı dimdik ayakta olduğumuzu ifade etmek istiyorum" dedi.

"türkiye kesinlikle 1990'lara dönmeyecektir. yeni bir türkiye'nin inşa ve ihya dönemi başlamıştır. bunu kimse durduramayacaktır. bunun temeli çözüm sürecinin başarısıdır. kesinlikle çözüm sürecini teröre kurban vermeyeceğiz. bu teröristlere karşı, bu vandalizme karşı verilecek en güzel cevap bir selam kampanyası başlatmamızdır. selam bizim geleneğimizde 'ben senden eminim, sen de benden emin ol' demektir. bizim için çözüm sürecinde tek muhatap millettir. türkiye'nin kalkınmasında istanbul ile diyarbakır arasında hiçbir fark olmayacaktır."

başbakan davutoğlu ayrıca, türkiye ile ilgili hayalleri olduğunu söyledi; “bu ülkeyle ilgili hayalimiz var, doğu ve güneydoğu ile ilgili hayalimiz var. bu bölgeyi medeniyet merkezi yapma gibi bir hayalimiz var. hayali olmayanlar utansın; bu hayallerin yerine şiddeti, vandalizmi getirmeye çalışanlar utansın. kaostan medet umanlar da görecekler ki türkiye’de güçlü bir irade var” dedi.

hsyk için teşekkür

davutoğlu, 12 ekim pazar günü yapılan hâkimler ve savcılar yüksek kurulu (hsyk) seçimleri için de yargı mensuplarına teşekkür etti ve "türkiye'de yargının bağımsızlığı ve yargının herhangi bir grubun ipoteği altına girmemesi bütün bu ekonomik kalkınma ve siyasi demokratikleşme çabalarının en önemli ayağıdır. dün yargı mensuplarımız kullandıkları hür iradeleriyle aslında bu konudaki en güzel mesajı bütün toplumumuza vermişlerdir. kendilerine gerçekleştirdikleri demokratik seçim ve yargının önümüzdeki dönemde adaleti tesis etme konusundaki kararlılığını teyit etmiş olmaları dolayısıyla bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi.

kaynak: al jazeera