dışişleri bakanı mevlüt çavuşoğlu günübirlik resmi temaslar için geldiği kktc'de cumhurbaşkanı mustafa akıncı ile görüştü. çavuşoğlu ve akıncı, heyetler arası çalışma yemeğinin ardından cumhurbaşkanlığı sarayı'nda ortak basın toplantısı düzenledi.

çavuşoğlu, suriyeli muhaliflerin eğitilip donatılması programına ilişkin bir soruya şu şekilde yanıt verdi:

"eğit-donat başladı diyebiliriz küçük gruplarla. tüm altyapı oluşturuldu gerekli teçhizat kuruldu. eğit-donatı yapacak hem türk hem amerikalı personel yerini aldı. eğitilip donatılacak insanların seçim sürecini de türkiye ve abd birlikte yürütüyor."

bu süreci tamamen abd ile birlikte yürüttüklerini belirten çavuşoğlu, "birlikte karar alıyoruz, birlikte yürütüyoruz, bugüne kadar eğit-donat konusunda kararları da beraber aldık şu anda da birlikte yürütüyoruz" diye konuştu.

çavuşoğlu, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonraki süreçte de birlikte devam edileceğini vurgulayarak, eğitilip donatılacak insanların suriye'ye dönerken hangi kapıdan gireceği, alınacak güvenlik önlemleri, sağlanacak destek ve hava saldırılarıyla yok edilmemeleri için alınacak tedbirlerin türk ve amerikalı yetkililer tarafından görüşüldüğünü ifade etti.

ürdün'de başladı

abd merkez kuvvetler komutanlığı (centcom), 8 mayıs’ta, suriyeli muhaliflere yönelik eğit-donat programının ilk bölümünün ürdün'de başladığını duyurmuştu.

abd savunma bakanı ash carter, şu an eğitim gören grubun 90 kişiden oluştuğunu belirtmiş, ikinci grubun da yakında eğitime alınacağını duyurmuştu. 

abd ile türkiye arasındaki 'eğit-donat' anlaşması geçen şubat ayında arasında imzalanmış, ancak eğitimin fiilen başladığına dair resmi bir açıklama yapılmamıştı. kırşehir'deki şehit bahtiyar aydın kışlası da eğitimlerin sürdürüleceği tesis olarak hazırlanmıştı. 

üç yıl sürmesi düşünülen program kapsamında yılda 5 bin olmak üzere toplamda 15 bin civarında suriyelinin eğitilmesi planlanıyor. bunlardan 1500-2000 kadarının türkiye'de eğitim göreceği geri kalanlarının ise ürdün ve suudi arabistan'da eğitileceği açıklanmıştı.

washington yönetimi programda eğitim görenlerin sadece işid'le mücadele değerlendirileceğini vurguluyor. türkiye ve suriyeli muhalifler ise şam rejimine karşı savaşmaları konusunda ısrarcı olmuştu. ancak anlaşma metninde eğitilen milislerin kime karşı savaşacağı açıkça belirtilmiyor. 

kaynak: aa