seçim kampanyasını afyonkarahisar'da sürdüren milliyetçi hareket partisi (mhp) genel başkanı devlet bahçeli, iki gencin ölümü ile ilgili olarak "hepsi bu vatanın evlatları. kim olursa olsun. hakkın rahmetine kavuşanlara mhp olarak rahmet diliyoruz, ailelerine başsağlığı diliyoruz. ancak bunları tahrik ederek, türkiye’yi kargaşaya sokarak kendini kurtarmaya çalışan erdoğan, bu yol dipsiz bir kuyudur. buraya düştün mü çıkma şansın yoktur" dedi.

'sokakta bulunmak üstünlük değil'

bahçeli “y kuşağı” olarak tanımladığı yeni neslin harikalar yarattığını söyledi ve bu kuşaktakilere 'sokaklardan uzak durun' çağrısı yaptı:

"sokak karanlıktır, kirlidir. sokakta kim kimdir bilinmez. hele hele zifiri karanlıkta bir şey anlaşılmaz. gençlerimiz sokağa heves etmesinler. sokakta bulunmayı bir üstünlük zannetmesinler. sokak yerine sandığı tercih etmeliyiz."

‘dhkp-c’nin ne maksatla kurulduğunu biliyoruz’

bahçeli, başbakan erdoğan’ın dhkp-c‘nin üstlendiği burak can karamanoğlu cinayetiyle ilgili mhp’yi suçlamasına karşılık şunları söyledi:

"şerefsizlik yarışında hep kaybettin sayın başbakan. şimdi yeni bir şerefsizlik yarışına giriyorsun. dhkp-c ile mhp arasındaki ilişkiyi kurup ispatlayamazsan şerefsizin ta kendisisin. dhkp-c’nin ne maksatla kurulduğunu, kimin denetiminde olduğunu biliyoruz."

17 aralık soruşturması

bahçeli 17 aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna da değindi ve "sayın başbakan’a bir soru daha soruyorum. saat 6.30 - 7.30 arasında 17 aralık’ta bir savcının kolluk kuvvetlerine verdiği talimatla 41 eve baskın yaparak bazı kişileri tutuklaması sonrası bilgi sana intikal ettiğinde panikleyerek oğlun bilal’i aradın mı aramadın mı? aniden savcı kıyımı, 8 bin polisin dağıtılmasıyla 74 günde ne çabuk çıktılar?" dedi.

‘1 gemicikten filo kurdu’

mhp lideri, başbakan'ın ailesi hakkındaki iddialardan da söz etti:

"11 yılda gencecik uşak 1 gemicikten 7 gemiciğe filo kurdu, villalarda oturuyor. ama hasan efendinin oğlu bilal ise askere gitmenin, yuva kurmanın, yavuklusuyla evlenmenin derdinde. ev yok, para yok, yavukluyu da vermiyorlar. hakimler ve savcılar yüksek kurulu (hsyk), akp’nin kontrolünde devam ederse hasan efendinin bilal sana da bir şey olmaz ama iktidar değişirse erdoğan’dan hesap sorulur.  erdoğan’a algı yönetimiyle akıl verenler bu akıllarından vazgeçsinler."

‘erdoğan’ın güç çılgınlığı’

başbakan erdoğan’ın medyaya baskı yaptığını söyleyen bahçeli, "uzaktan kumandalı basını da etki altına aldı. yasama, yürütme, yargı sana hizmet eder hale geldi. demokrasiyi baskı altına alıp diktatörlüğe giden yola doğru kaymaya başlamıştır. erdoğan, güçle şımarmıştır. türkiye’yi artık tek adam olarak ben yönetebilirim diyor" diye konuştu.

kaynak: aa, dha