Ekonomi

‘Tespit doğru, kaynak belirsiz’

CHP seçim bildirgesinde ekonomiye ağırlık verdi. Emekliye 2 maaş ikramiye, taşeron işçiliğin kaldırılması, asgari ücretin 1500 lira olması bunlardan bazıları. Ekonomistler kaynağın nasıl bulunacağını soruyor.

Konular: Piyasalar

CHP’nin seçim vaatleri

asgari ücret 1500 tl olacak,

her yıl bir milyon kişiye istihdam sağlanacak,

emekliye yılda iki kez ikramiye verilecek,

vergi borcu olmayan kobilere sıfır faizli kredi verilecek,

dar gelirliye 270 lira sabit taksitle 70 metrekare ev satışı yapılacak,

çiftciye mazot 1,5 tl olacak,

taşeron işçilerin tamamı kadrolu olacak,

hiçbir ailenin geliri 720 liranın altında olmayacak,

kredi kartı ve tüketici kredisi borcu olanların faizlerinin yüzde 80’ni silinecek.

chp’nin 2015 seçim bildirgesi ekonomi ağırlıklı olarak sunuldu. chp lideri kemal kılıçdaroğlu iddialı vaatler için iddialı açıklamalar yaptı. chp lideri, “olmaz diyen varsa karşıma çıksın” dedi ve seçmenden 4 yıllığına yetki için partisine oy istedi.

chp liderinin vaatlerini ekonomistlere sorduk. ekonomistler vaatler konusunda tespitlerin doğru olduğunu ancak parasal kaynak açıklanmadan konuşmanın erken olduğunu söyledi.

 ‘gerçekleştirilmesi kolay değil’

marmara üniversitesi ekonomi profesörü burak arzova, chp’nin seçim bildirgesindeki tespitlerin ve çözüm yollarının büyük çoğunlukla doğru ve gerçekleştirilebilir olduğunu söyledi.

“ancak iş sayısal vaatler kısmına gelince gerçekleştirilmesi kolay değil” diyen profesör arzova bu konuda şu açıklamayı yaptı:

“maliyetinin ne olduğu belirtilmemiş. hangi kaynaklarla karşılanacağı hususu açık değil. yoksulluk tespiti doğru ancak bunun 4 yıllık bir iktidar süresinde tamamen ortadan kaldırılması mümkün değil.

türkiye’deki üretimin maliyetli olmasının temel sebebinin çiftçinin yüksek maliyetli mazot kullanması olduğu chp tarafından keşfedilmiş. çiftçiye mazotun bir yıl boyunca 1.5 tl olarak verilecek olması gerçekleştirilebilir bir hedef. rafine çıkış fiyatı üzerinden çok az bir kârla verilecek olması gerçekçi.

tüm taşeron işçilerin kadrolu olacağı vaadi gerçekçi değil. mevcut sistemde özel sektör desteği olmaksızın taşeron işçiliğin kaldırılması mümkün gözükmüyor. ayrıca bunun maliyeti konusundan hiç bahsedilmemiş.

en çok eleştirilecek konulardan birisi “31 mart 2015 tarihine kadar, bankacılık sisteminde sorunlu hale gelen kredi kartı ve bireysel kredilerin, faiz borçlarının en az yüzde 80’i silinecek, kalan borç, yeniden yapılandırılarak ödemeler 5 yıla yayılacak” olması olabilir. borçların yüzde 80’inin silinecek olması, bu borçlara neden vermeyen toplumun diğer kalanlarının bu maliyete katlanması sonucunu doğuracağı için neresinden bakarsanız bakın adaletsiz bir yaklaşım olacaktır. toplumun bir kesiminin kendinden kaynaklanmayan borcu üstlenmeye zorlanması doğru ve gerçekçi bir yaklaşım değil. kamu kaynaklarından bu maliyetlerin karşılanacak olması ise kamuya ek yük getirmesi açısından kabul edilebilir değil.

yoksul ailelere 720 tl’nin yanı sıra her ay düzenli olarak belirli yardımlarda bulunulacak olması da kaynağı iyi tespit edilmesi, bütçe üzerindeki yükün ne olacağının tam açıklanması gereken bir vaat. maliyet yapısı ve kaynağı açıklanmadığı sürece gerçekleştirilebilir olarak gözükmüyor. bunu ancak bu açıklamalar yapıldıktan sonra değerlendirebiliriz.”

‘chp’nin vaatleri uçuk’

yıldırım beyazıt üniversitesi siyasal bilgiler fakültesi iktisat bölümü ekonomi profesörü erdal tanas karagöl, chp’nin vaatlerini yerine getirebilmesi için bütçenin yarısını dağıtması gerektiğini söyledi.

erdal tanas karagöl bu konuda şunları söyledi:

“chp’nin seçim vaatleri yeni gibi gözüküyor. ancak birçoğu ak parti tarafından yıllardır yerine getiriliyor. örneğin sosyal yardım programları; eğitim, sağlık, yakacak, istihdam gibi alanlara yılda 23-24 milyar lira harcanıyor. bu rakam gayrı safi yurt içi hasıla’nın (gsyih) yüzde 1,35’ine denk geliyor. ak parti ilk iktidara geldiğinde bu rakam 1.3 milyar lira civarındaydı.

chp yıllarca sosyal alanlarda ak parti’nin yaptıklarını kömür-makarna dağıtılıyor jargonuyla çok küçümsedi. şimdi ak parti gibi davranmaya çalışıyor. bir şeyler vaat edince seçmen üzerinde olumlu etki yapar algısı var.

chp’nin vaatleri uçuk vaatler. hangi kaynaklarla nasıl yapılacağı açık değil. sosyal yardımların artması için önce ekonominin daha iyileşmesi gerekli. chp üretim tarafını hiç düşünmeden, dağıtım vaadinde bulunuyor. akp 12 yıldır kamu maliyesiyle birlikte sosyal yardımları yürütüyor.

gsyih’yı artırmadan sosyal yardımları artırırsanız, sürekliliği olmaz. olmayan geliri dağıtırsanız duvara toslarsınız. 90’lı yılların türkiye’sine dönersiniz. o kadar çok kalem var ki bu vaatlerin maliyetini hesaplamak çok zor.”

‘vaatler maliyeye ek yük’

ekonomist arda tunca, chp'nin seçim bildirgesinin, ak parti'nin seçim bildirgesinden çok, geçtiğimiz haftalarda açıkladığı ekonomik paket ile karşılaştırılabileceğini söyledi.

“her ikisinde de popülizm var” diyen tunca bu konuda şu bilgileri verdi:

“chp iktidarın yolunu halka doğrudan maddi destekler vermek suretiyle akp ile rekabet ederek açmaya çalıştığı izlenimi veriyor. verilen vaatlerin hepsi elbette ki kamu maliyesine ek yüktür. türkiye düşük büyüme hızlarının kaydedildiği bir süreçte. bunun anlamı vergi gelirlerinin performansının düşmesidir. diğer yandan bu vaatlerin hayata geçmesi halinde söz konusu harcamaların ek ya da yeni bir kaynakla finanse edilmeyeceği gerçeği var. bu durum bütçe açığını artırır. fakat açığı avrupa ülkelerindeki gibi tehlikeli bir noktaya sürüklemez.

şu çok açık ki emekli, işçi, memur, esnaf, v.b. kesimler ciddi geçim sıkıntısı içindeler. prensip olarak chp'nin de, akp'nin de sözü edilen sosyal harcamaları yapmaları gerektiği kanısındayım. ancak sosyal nitelikli bu harcamaların üretim gücü artmış bir ekonomik yapıyla desteklenmesi de şart. bu nedenle sürekli olarak reformlardan söz etmekteyiz. sosyal yardım nitelikli harcamalar şart ama hane halklarının refah artışı sağlayacağı verim ve üretim gücü yüksek bir ekonomik yapıyla gelir elde etme olanaklarının genişlemesi gerekiyor. chp'nin seçim bildirgesinde reformlardan hiç söz edilmiyor. seçim rekabeti içinde reform kavramı, halka sosyal yardımlara ilişkin vaatlerde olduğu gibi somut ve doğrudan dokunacak kavramlar içermiyor. sanırım bu nedenle reformlara yer verilmemiş.

sosyal yardımların gerçekleştirilmesi, gerçekçi olup olmamaktan çok, ekonomik bir zorunluluk ama siyasi bir tercihtir. ancak türkiye'nin mevcut koşullarında sosyal politikaların öngördüğü harcamaların yenilenen bir yapının üstüne oturtulması bir zorunluluktur. sıcak paraya bağımlı olan yapıdan kurtulamadığımız sürece, ekonomik olarak zorunlu olan konularda siyasi tercihleri kullanmaktaki hareket alanımızı da kısıtlıyoruz.”

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;