amerika'da chicago üniversitesi bilim insanlarının yalnızlığın insan yaşamına etkisini araştırdı. ve yalnız yaşamanın insan ömrünü kısaltan bir etken olduğunu ortaya çıktı. araştırma 50 yaş üstü 2 bini aşkın kişinin 6 yıllık süreçlerinin izlenmesine dayanıyor. çalışmayı yürüten psikolog john cacciopo, yalnızlık duygusunun kişi üzerinde obeziteden daha ağır etkisi olabileceğinin ve dışlanmışlık algısının yaşlı insanlarda yıkıcı etki yapabileceğinin gözlemlendiğini söylüyor.

ingiliz gazetelerinde geniş yer alan araştırma sonuçları, yalnız yaşayan insanların ölüm risklerinin normal durumdakilere göre yüzde 14 daha fazla olduğunu gösteriyor. bu sonuç yalnızlığın, ölüm nedeni olma açısından obeziteden  daha riskli olduğu anlamına geliyor. araştırmada, yoksulluk da ölüm riskini yüzde 19 artırıyor.

ortalama yaşam süresinin uzaması yaşlı nüfusun artmasına bu da ailelerin çeşitli nedenlerle giderek yaşlılardan uzaklaşmasına neden olabiliyor. bu olgu yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte “yalnızlık” duygusu duyanların da artmasını beraberinde getiriyor. ailelerin yaşlıları yalnızlığa terk etmeleri, onların ömürlerini kısaltıcı etken olarak değerlendiriliyor.

yalnızlık konusunda çalışmalar yapan psikolog john cacciopo, yüksek tansiyon, bağışıklık zafiyeti, depresyon, kalp krizi ve felç riski gibi sağlık sorunlarının da yalnızlıkla bağlantılı olduğunu ifade ediyor. cacciopo,  elde edilen verilerle ilgili değerlendirmesinde “yalnızlık acısı fiziki ağrıya benzer bir etki yapar” diyor.

"yalnızlığın yarattığı stres sağlığı kırılgan hale getiriyor"

türk bilim insanları da türk toplumundaki gözlemlerinin bu araştırmayla uyumlu olduğunu belirtiyorlar. prof. dr. cem incesu, yalnızlığın yarattığı stresin sağlığı kırılgan hale getirdiğine dikkat çekiyor.  psikolog dr. ferahim yeşilyurt, “yalnız kalmak insanların hem fiziksel hem ruhsal sağlıklarını olumsuz etkiliyor” diyor.

acıbadem üniversitesi tıp fakültesi öğretim üyesi prof. dr. cem incesu, bu tip araştırmaların tıbbın klasik bilgileri arasında henüz girmediğini ama bu tip birçok araştırmanın yapıldığını söyledi ve şu noktalara dikkat çekti:

“kronik yalnızlığın ileri yaşlarda tabii ki psikiyatrik etkileri var. çünkü insan 50 yaşına kadar sosyal bir varlık olarak geliyor. 50 yaşından sonra yalnızlık kaçınılmaz hale gelince kolayca depresyona girme, içe çekilme gibi sorunlar gelişebiliyor. mental sorunlar oluştuğu zaman bağışıklık sistemi olumsuz etkileniyor. yalnızlık strese neden oluyor. stres  ise sağlığı kırılgan hale getiriyor. bizim psikosomatik hastalıklar dediğimiz hastalıklar oluşabiliyor. yüksek tansiyon, gastrit, ülser bunlara örnektir, dermatolojik sorunlar da çıkabiliyor."

“yalnız insanlarda depresyon daha sık görülür”

psikolog dr. ferahim yeşilyurt da yaş ilerledikçe insanların hayatın birçok alanından uzaklaştığını belirtti ve ekledi: “insanlar sosyal ortamlarından uzaklaşıyorlar. işten ayrılıyorlar. içlerine kapanıyorlar. yeterince ilişki geliştiremiyorlar. içine kapanan insanlarda depresyon ve demans dediğimiz bunama daha fazla görülüyor” dedi.

yalnızlığın insan ömrünü kısaltmasına çiftlerden birinin ölümden sonra yaşananları örnek veren dr. yeşilyurt, şöyle konuştu: “yaşlılık döneminde çiftler birbirine dayanak oluyorlar. ancak kadın ya da erkeğin birinin ölümünden sonra her şey değişiyor. sağ kalan eşin de sağlık durumu bozulmaya başlıyor. yalnız kalmak insanların hem fiziksel hem ruhsal sağlıklarını olumsuz etkiliyor. diğer eş de kısa süre sonra hastalanabiliyor ya da ölümler görülebiliyor.”

kaynak: ajanslar-al jazeera türk