15 Temmuz darbe girişimi

Yıldırım: Daha ağır fatura öderler

Başbakan Yıldırım ve Genelkurmay Başkanı Akar, Meclis açılış resepsiyonunda ikinci bir darbe girişimi olabileceği iddialarıyla ilgili soruları yanıtladı. Yıldırım, "FETÖ'cülerin tezgâhıdır, itibar edilmemeli" dedi. Orgeneral Akar ise, "İhtimal vermiyorum, potansiyel görmüyorum" diye konuştu.

[Fotoğraf: Zahidin Köşüş / Al Jazeera Türk]

meclis açılış resepsiyonunda konuşan başbakan binali yıldırım ve genelkurmay başkanı orgeneral hulûsi akar, ikinci bir darbe girişimi olabileceği iddialarıyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı. 

"efendim, bu gece olacak, yarın gelecek. bunlar, toplumda tedirginlik oluşturmaya yönelik yine arkasında fetö ekibinin olduğu tezviratlardır. bunu yapmak suretiyle insanları huzursuz ve tedirgin etmeyi, toplumsal huzuru barışı bozmayı hedefliyorlar. bunun itibara alınmaması lâzım. hükümetimiz, kurumlarımız gerekli tedbirler alıyor. ama böyle bir çılgınlık yapmaya kalktıklarında bu sefer 15 temmuz’dan daha ağır fatura öderler. onu bilmeleri lâzım."

"ohal'in uzatılmasını pazartesi görüşeceğiz"

başbakan yıldırım, olağanüstü hâlin 3 ay uzatılmasıyla ilgili tavsiye kararının ise pazartesi günü cumhurbaşkanı tayyip erdoğan başkanlığında yapılacak bakanlar kurulu toplantısında görüşüleceğini söyledi.

"ohal vatandaşa değil, ohal bu arkadaşlaradır. meclis’e ve hükümete. vatandaşa herşey olağan. bakanlar kurulu, cumhurbaşkanı başkanlığında külliye'de yapılacak. mgk toplantısında ohal’in 3 ay daha uzatılması tavsiye kararı alınmıştı. şimdi bu kararı bakanlar kurulu’nda görüşeceğiz. hükümet olarak meclis’e de biz ohal’in uzatılması için talepte bulunacağız. pazartesi görüşüldükten sonra, meclis’e gelir. beklemeye gerek yok. günü gelmeden meclis’e gelecek ki, meclis’te de vakti geçmeden gerekli çalışmalar yapılsın."

tsipras'a tepki

cumhurbaşkanı erdoğan'ın lozan anlaşması konusundaki, "bize zafer diye yutturmaya çalıştılar" sözlerinin özellikle chp tarafından eleştirildiğinin ve yunanistan başbakan'ı alexis tsipras'ın da bu konunun ikili ilişkileri etkileyebileceği açıklaması yaptığının hatırlatılması üzerine yıldırım, tsipras'ın "fırsatçılık yaptığını" söyledi.

"türkiye cumhuriyeti hem osmanlı hem de cumhuriyet döneminde başarılarla dolu bir devlettir. sevr mi lozan mı gibi karşılaştırmaları anlamsızdır. bu asil millet sevr’i asla kabul etmemiştir. sevr, yürürlüğe girmeyen bir anlaşmadır. eğer sevr yürürlüğe girmiş olsaydı türkiye cumhuriyeti diye bir devlet bu topraklarda yoktu. parselleyip bölüşmüşlerdi. lozan’dan önce istiklâl harbinde ortaya koyduğu kahramanlığı görmek lâzım. meşhur bir sözümüz var; 'cephede kazanıp, masada kaybederiz'. lozan’ın ilk etabında heyetimizin geri döndüğünü biliyorsunuz. sonra o günün şartlarına göre tekrar müzakereler yapılmış ve bir noktaya gelinmiş.

şimdi, zafer mi hezimet mi? bu tartışma tarihçiler arasında o günden bugüne devam etmiş. hatta o dönemde meclis görüşmelerine bakarsanız gazi mustafa kemal’in lozan’da gelinen noktayı beğenmediği ve mutlu olmadığını ifade ettiği sözleri göreceksiniz.

örnek mi istiyorsunuz; musul, kerkük misak-ı milli sınırları içindeyken, lozan’da dışında kalmıştır. boğazlar, özel bir idare tarafından yönetilmesine razı olunmuştur. hatay, topraklarımızın dışında kalmış, daha sonra 1939’da anadolu topraklarına dâhil edilmiştir. boğazlar, 1936 montrö anlaşması ile ancak türkiye cumhuriyeti'nin kontrolüne geçmiştir. lozan imzalandığında samsun, antalya limanları bile yönetimi bize bırakılmamıştır. 1926’da çıkardığımız kabotaj kanunu ile ancak limanlarımızda kendi hükümranlığımızı elde ettik. burada örnekler çoğaltılabilir."

[Fotoğraf: Zahidin Köşüş / Al Jazeera Türk]

"o defterler açılınca üzüleceği çok şey göreceksiniz"

o yüzden lozan’ı ortaya koyup, lozan’ın üzerinden siyaset yapmak sayın kılıçdaroğlu'na bir şey kazandırmaz. o defterler açılınca üzüleceği çok şey göreceksiniz. ve fevkalade ayrıştırıcı dil kullandı. onu da doğrusu tasvip etmek mümkün değil. onlar, bizler... onlar istanbul’u, biz ankara’yı savunuyoruz. 15 temmuz’da bu millet hem ankara’yı, hem istanbul’u aslanlar gibi savundu. hem de darbecilere gereken dersi verdi. onlar sevr, biz lozan. onlar hilafet, biz cumhuriyet. bu söylemler fevkalade yanlıştır. mahsurludur. bu milletin birlik ve beraberliğine hiçbir faydası yoktur.

yenikapı ruhunun artarak devam etmesi bugün milletimizin ve ülkemizin en fazla muhtaç olduğu şeydir. çünkü doğu ve güneydoğu’da yurdumuzun her köşesinde bir yandan bölücü terör örgütüyle mücadele ediyoruz, diğer yandan fetö, küresel terör örgütüyle amansız bir mücadele ediyoruz. deaş, pyd-ypg örgütleriyle mücadele ediyoruz. bu kadar mücadelenin içinde siyasette bu ve buna benzer aykırı çıkışlar doğrusu bu maücadeleye katkı sağlamaz. ülkenin ve milletin selameti için siyasi parti liderlerimizin çok daha birleştirici, uzlaştırıcı bir dil kullanmalarını önemsiyoruz. cumhurbaşkanımız, ülkenin daha iyiye gitmesi, sorunların başarıyla çözülmesi için sürekli katkı koymaya çalışıyor. bunun dışında başka bir anlam yüklemek doğrusu gereksizdir."

mini anayasa paketi

yıldırım, mini anayasa paketi kapsamında gündemde olan seçim tarihlerinin değiştirilmesi konusundaki soruyu da yanıtladı. hükümetin bu konudaki önerisinin ne olduğunun sorulması üzerine yıldırım, şunları söyledi:

"küçük anayasa değişikliği için üç partiden görevlendirme yapıldı. görevlendirilen arkadaşlar çok titiz bir çalışma yaptılar. bu çalışmada bu da gündeme geldi ama o madde bir sonuca bağlanmadı. önümüzdeki günlerde diğer parti genel başkanlarıyla görüşme olunca bu konu da dâhil bütün anlaşılan anlaşılması ihtimal dahilinde olan maddeleri ele alacağız ve ondan sonra gerekli adımları atacağız."

başbakan yıldırım kabinede revizyon yapılacağı iddialarını gazetecilerin gündeme getirmesi üzerine ise, "işler kesat herhalde yeni mevzular bulmaya çalışıyorsunuz. arkadaşlar işimize bakalım" dedi.

"potansiyel yok"

[Fotoğraf: Zahidin Köşüş / Al Jazeera Türk]

orgeneral akar ise, "bu tür durumları her zaman ciddiye alıyoruz ama ben şahsen ihtimal vermiyorum. ikinci bir kalkışma için potansiyel görmüyorum" diye konuştu. akar'a "rakka operasyonu için askerler arası görüşmeler başladı mı?" diye de soruldu.

genelkurmay başkanı bunun üzerine, "rakka'yla ilgili tek bir şey var, ypg'nin olduğu bir rakka operasyonuna karşıyız, nokta" ifadelerini kullandı. "pyd, ypg pkk orijinli örgütlerdir. onlarla işbirliği yapılırsa biz olmayacağız" dedi.

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;