IŞİD
IŞİD'den kaçtılar, depoya sığındılar
Civan Osman; eşi, beş çocuğu, kız kardeşi ve kız kardeşinin iki çocuğu ile Kobani’de IŞİD saldırılarından kaçarak Türkiye’ye geldi. Evlerini, tarlalarını terk etmek zorunda kalan Kobanili Osman ailesi sığındıkları depoyu 250 lira kiraya kiraladılar. Ancak kirayı nasıl ödeyeceklerini bilmiyorlar.
osman ailesi gaziantep’in basra mahallesinde bir depoda hayata tutunmaya çalışıyorlar. hava soğuk. deponun kepenkleri yarı açık. içerisi darmadağın. aile deponun arka tarafında kendine bir yaşam alanı kurmuş. bir yardım kuruluşunun verdiği muşamba ile ayrılmış iki oda yapmışlar. bir tarafta civan osman, eşi ve beş çocuğu ile yaşıyor. diğer bölümde ise kız kardeşi ve onun iki çocuğu kalıyor. komşulardan gönderilen yatakları yere sermişler. bütün aile orada yatıyor. mutfak yok, ısıtma yok. derme çatma bir tuvalet yapmışlar. kaldıkları yer hijyenden yoksun. yıkadıkları çamaşırları duvarlara bağladıkları iplere asılı.
eşini gömdü, türkiye'ye kaçtı
pasaportları olmadığı için de türkiye'ye kaçak girdilerini söyleyen civan osman nasıl geldiklerini şöyle anlatıyor:
"bir bomba evimizi yıktı. kız kardeşimin eşi o bombardımanda öldü. evimiz yıkıldı. onu apar topar gömdük, aynı gün canımızı kurtarmak için hiçbir eşyamızı alamadan çocuklarla birlikte hemen kaçtık. üzerimizdeki kıyafetleri bize komşular getirdi."
kobani’den kaçtıklarında önce suruç’a geliyorlar. ancak burada kaldıkları çadırların çok kötü olduğunu söyleyen civan osman ‘çocuklarımız çok üşüdü, neredeyse donacaklardı. canımızı kurtarmak için buraya geldik’ diyor.
depoya 250 tl kira veriyorlar
üç gün boyunca gaziantep’te kalacak yer aradıktan sonra bu evin alt katındaki depoyu buluyorlar. bu depoya 250 lira kira ödediklerini söyleyen civan, kocasının iş bulmaya gittiğini söylüyor. geç saatlere kadar iş arayan eşinin henüz iş bulamadığından yakınıyor. civan osman kara kara eşi iş bulamazsa kirayı nasıl ödeyeceğini düşünüyor. çocukların ayakları çıplak. üstlerinde günlerdir çıkarmadıkları her hallerinden belli kıyafetlerle oyun oynuyorlar. yoldan geçen bir adam durumlarının kötü olduğunu görünce kendilerine toplar vermiş. ekmek parası karşılığında bu toplardaki etiketleri çocuklarla çıkarıyorlar. çocuklar için bu etiketleri çıkarmak da artık bir oyuna dönüşmüş.
civan osman’ın kobani’de geride bıraktıklarını hatırladıkça gözleri doluyor:
"hiçbir ihtiyacımız yoktu kimseye muhtaç değildik. her şeyimiz vardı. pamuk tarlamız vardı. hayvanlarımız vardı. paramız evimiz her şeyimiz vardı. kocaman evimiz vardı, öyle ki hep misafir ağırlardık evimizde. daha önce biz insanlara yardım ederdik. insanların ihtiyaçlarını karşılardık. bir gariban görsek bir yoksul görsek biz bakardık. şimdi yardım isteyecek duruma düştük.”
civan osman eşini saldırıda kaybeden kız kardeşini ise yanından ayırmıyor. ‘ne yersek ona da veriyoruz. bizden başka kimsesi yok’ diyor. kız kardeşi zerki hayila ise çok fazla konuşmuyor. iki çocuğu ile bu depoda hayata tutunmaya çalışıyor.
Yorumlar