Türkiye
Protestanlar Bakan'dan randevu istiyor
Protestan Kiliseler Birliği, Zirve Yayınevi davası tahliyeleriyle ilgili Adalet Bakanı'ndan randevu almaya çalışıyor. Verilmezse Türkiye genelindeki tüm Protestan kilise liderleri Ankara'ya gelerek Adalet Bakanlığı'na dilekçe verecek.
merkezi izmir’de bulunan protestan kiliseler birliği, malatya zirve yayınevi davası tahliyeleriyle ilgili adalet bakanı bekir bozdağ’dan randevu almaya çalışıyor. birlik üyeleri son gelişmelerden rahatsız.
bakan'dan randevu almak için ankara’da bulunan protestan kiliseler birliği basın sözcüsü soner tufan, 10 mart pazartesi gününden bu yana adalet bakanlığı'nı aradığını fakat sonuç alamadığını, sadece bakan bozdağ'ın özel kalemiyle görüşmeyi başarabildiğini söyledi. tufan, randevu için girişimlerini sürdürdüğünü, yeniden olumsuz yanıt alınırsa türkiye genelindeki protestan kilise önderlerinin ankara'ya gelerek adalet bakanlığı'na dilekçe vereceklerini belirtti.
tufan’ın verdiği bilgiye alman elçilik heyeti de bakan bozdağ’dan görüşme için randevu bekliyor.
“fiziki takip şart”
özel kalemle yaptığı görüşmenin içeriğini al jazeera’ya anlatan tufan şunları söyledi:
"mahkeme heyetinin kesinlikle değiştirilmemesini birlik adına talep ettim. ayrıca tahliye edilenlere her ne kadar elektronik kelepçe takılsa da kaçma olasılıklarına karşın fiziki takibe de alınmaları gerektiğini söyledim.”
"neden randevu verilmediğiyle ilgili tarafınıza açıklama yapıldı mı?" sorusuna tufan bu konuyu sorduğunu fakat herhangi bir açıklama yapılmadığını söyledi. tufan başta protestanlar olmak üzere türkiye’deki tüm hıristiyanların tedirginlik içinde olduğunu belirtti.
“mahkeme heyeti değişmemeli"
protestan kiliseler birliği basın sözcüsü soner tufan, mahkeme heyetinin değişme ihtimaliyle ilgiliyse şöyle konuştu:
“mahkeme heyeti değişirse dava yeniden başa döner, suçlular ellerini kollarını sallayarak sokakta gezmeye devam eder. dava birkaç ay içerisinde bitecek, ortada 100 bin sayfalık bir dava dosyasından bahsediyoruz.”
tufan, teorik olarak tutukluluk sürelerinin kısaltılmasından yana olduklarını, ancak suçüstü yakalanan kişilerle ilgili yedi yıldır karar verilememesini anlamadıklarını söylüyor.
sadece zirve davasıyla ilgili değil dink davası kapsamında yargılanan erhan tuncel’in de serbest bırakılmasının kabul edilemez olduğunu söyleyen tufan, “bu tahliye kararlarıyla vidanlarımızı yaraladılar” dedi.
Yorumlar