danıştay'ın kuruluşunun 146. yıldönümü için başkent ankara'da yapılan törende "edepsizlik" gerginliği yaşandı. başbakan recep tayyip erdoğan türkiye barolar birliği başkanı metin feyzioğlu'nun konuşmasının uzadığını belirterek tepki gösterdi.

feyzioğlu, "zat-ı alinize ve buradaki muhterem heyete iletmek üzere, üzerimde bir selam borcu var. van'da konteyner kentte yaşamaya devam eden kiracıların selamı." cümlesinin de geçtiği konuşmasının sonuna geldiğinde erdoğan, "bir saattir sen konuşuyorsun. ne hakkın var ya? yanlış konuşuyorsun. böyle edepsizlik olmaz. van'da neler yapıldığından haberin var mı?" diye bağırdı.

feyzioğlu ise "ben edepsizlik yapmadım, kimseye de edepsizlik yapıyorsun demeyi kendime yakıştıramam sayın başbakan." dedi.

feyzioğlu'nu konuşmasının sonunda alkışlayanlar oldu.

erdoğan ise ayağa kalkıp cumhurbaşkanı gül'e dönerek "yasal bir hakkı da yok. tamamen siyasi bir konuşma yapılıyor. böyle bir şey olabilir mi?" dedikten sonra salonu terk etti.

eleştiriye afyon'da devam etti

erdoğan, türkiye barolar birliği başkanı metin feyzioğlu ile danıştay'ın kuruluş yıldönümünde yaşadığı gerilim hakkında yarın detaylı bir açıklama yapacağını söyledi. yine de şu değerlendirmelerde bulundu:

"anayasa profesörüymüş. ne olursan ol. eğer bunu sindirememişsen, doğru dürüst konuşmuyorsan, bütün ifadelerini dürüstlük değil dürüst olmayan şeyler üzerine inşa ediyorsan senden bir şey olmaz.

bunlarda saygı denilen bir şey de yok. davetlisiniz, konuşmaları için yasal olarak hakları yok ama tüzükte hak verilmiş. ev sahibi 25 dakika konuşuyor, bu beyefendi orada 1 saat konuşma yapıyor. konuyla ilgili değil, baştan aşağı siyasi konuşma yapmak suretiyle kendine göre bir tatmin. ya çıkar cübbeni sen de, çok seviyorsan çık meydana kendini ispat et. cumhurbaşkanı, başbakan, genelkurmay başkanı orada. bir kısım da şakşakçılar var tabii. hepsi değil, bir kısım...

van'la ilgili tamamen yalan bir ifade kullanıyor. bizim van'da kiracılara ev vermediğimizi söylüyor. konuyu iyi öğren. yaklaşık 18 bin konut yaptık, öncelikli olan nedir, ev sahiplerine konutlarını verdik.

artan konutları da kiracı olanlara kurayla sattık.

bunun dışında kiracılardan konut sahibi olmak isteyen olursa toki konutlarından gider alırlar.

zaten kirada oturuyorlardı, şimdi başka yerde kirada oturur.

depremden bugüne 5 katrilyon destek verdik.

bundan bahsetmiyorsun hükümetimizi utanmadan yargılamaya kalkıyorsun. gitmiş konteyneri gezmiş. onların oraya gelmesi bile önemli bir adımdır. yarın bunları detay olarak vermekte fayda görüyorum.

bir tiyatoruyu biz danıştay'da seyrettik. danıştay başkanı dört dörtlük konuşma yaptı. eleştirilerini adap içinde verdiler. arkadan bu çıkıyor bir saat konuşma yapıyor. bu ne edebe ne adaba sığar. bunlar devlet protokülünden de bihaber. hukukun şerefini ayaklar altına aldılar.

yaşadığımız 3 darbede hukukçular hiç sorgulanmadı. 17 ve 25 aralık'ta bu hukuk zihniyetinin pusudan çıkışına şahit olduk.

'bu hakarete dava açmayacağım'

feyzioğlu gerginliğin ardından gazetecilere açıklama yaptı. feyzioğlu şunları söyledi:

"edepsizlik sözü başbakanın bir vatandaşa söyleyeceği cümle değildir. başbakan kendilerini siyasi arenada zannediyor. bu hakarete dava açmayacağım. ben devlet terbiyesi gereği dava açamam. biz hep doğruları söyledik. başbakan da iki gün sonra düşündüğünde doğru şeyler söylendiğini görecektir. benim sözlerimden ders çıkarılacaktır."

yargı bağımsızlığı vurgusu

gerginlikten önce ise törende danıştay başkanı zerrin güngör konuştu. güngör yargı bağımsızlığı vurgusu yaptı ve şunları söyledi:

"2013 yılında danıştay'ın 14 dairesi'nde toplam 156 bin 375 dosya karara bağlandı. makûl yargılama süresi konusunda arzulanan seviyeye ulaşamadık. danıştay'da bekleyen dosya sayısı 190 bin 340. yüksek mahkeme olarak karar sayısı ile değil, içtihatların hukuk oluşturma gücüyle anılmak istiyoruz.

hukukun üstünlüğü, devletlerin uluslararası yükümlülüklere uymasını gerektirmektedir. adil olmak önemli bir fazilettir. ancak yargı mensupları için olmazsa olmaz gerekliliktir.

kamu yararını elbette idare belirler, ancak kamu yararının hukuka uygun olup olmadığını yargı denetler.

yargının saygınlığının zedelenmesi bir ülke bakımından yıkıcı etkilere yol açar. hakim bağımsızlığına dışarıdan yapılacak bir müdahalenin ne meşruiyeti, ne de uzun vadeli faydası olur.

yargının değil, yargı kararlarının bilimsel ve teknik eleştirisine ihtiyaç bulunmaktadır. işlem tesisi aşamasında özen göstermeyenlerin yargıyı kamu yararına engel oluyormuş gibi göstermeleri kabul edilmez.

yargı kararlarına ve yargıçlara eleştiri getirilirken, yargı ve yargıçlar idarenin yandaşı ya da idarenin faaliyetlerine sürekli engel çıkaran bir güç gibi değerlendirilmemelidir. yargı sürecinin sağlıklı şekilde işleyebilmesi için bir taraftan yasama ve yürütme, yasal yetkilerini kuvvetler ayrılığı ilkesine uygun kullanmalı, diğer taraftan yargıçlar da uygunsuz müdahalelerden kendilerini olabildiğince korumalıdır.

yargı kararının eleştirisi ile yargı organının eleştirisi aynı anlam ve sonucu içermemektedir. kimi zaman bu eleştiriler kararı aşarak, yargıyı eleştirmeye dönüşmektedir. yargının saygınlığının zedelenmesi bir ülke bakımından yıkıcı etkilere yol açar."

haşim kılıç yok

cumhurbaşkanı abdullah gül, başbakan recep tayyip erdoğan, chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu ve genelkurmay başkanı necdet özel'in katıldığı törene yüksek yargının başındaki haşim kılıç ise katılmadı.

anayasa mahkemesi başkanı kılıç, mahkemenin kuruluşunun 52. yıldönümü töreninde hükümeti eleştirmiş ve ak parti kanadından tepkilere yol açmıştı.

kaynak: al jazeera, anadolu ajansı