Portre

Portre: Osman Baydemir

Kürt siyasi hareketinin genç ama öne çıkan isimlerinden biri. 10 yıl boyunca Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı. Kürt sorununun silahlı mücadeleyle çözülemeyeceğini belirtiyor.

Konular: Türkiye
Osman Baydemir

Osman Baydemir

doğum tarihi: 1 ocak 1971

doğum yeri: diyarbakır 

mesleği: avukat 

siyasi görevi: diyarbakır büyükşehir belediye başkanı 

kürt siyasi hareketinin önemli isimlerinden biri olan osman baydemir, sadece memleketi diyarbakır’da değil genel olarak kürtler arasında ilgi ve sevgi gören bir isim. bu ilginin başlıca nedenlerinden biri açık sözlü olması. bununla birlikte açıklamalarıyla sadece siyasi karşıtlarının değil zaman zaman partisinin de tepkisini çekiyor.

2010 yılında, "silahlı mücadele miadını doldurmuştur" sözleriyle tüm türkiye'de büyük tartışmaya yol açtı. gerek mensubu olduğu barış ve demokrasi partisi'nden (bdp) gerek imralı’da hapis yatan pkk lideri abdullah öcalan’dan o dönemde ciddi tepki görmüştü. baydemir'e "bu konu sana düşmez" diyen öcalan, o günlerde diyarbakır’da inşaat çukurunda ölen iki çocuğu hatırlatarak "sen işine bak" mesajını göndermişti. 

kürt siyasi hareketi öncesi yaşamı

1971'de diyarbakır’da, 11 çocuklu çiftçi bir ailede dünyaya gelen baydemir, yaşadığı coğrafyanın zorluklarıyla çocukluktan itibaren yüzleşmeye başladı. ilkokula başlayıncaya kadar aile sadece anadili olan kürtçe konuştu. türkçe'yi ilkokulda öğrendi. hakkındaki onlarca davadan bir bölümü de kürt dili ve kültürü hakkındaki çalışmaları nedeniyle açıldı.

baydemir bir röportajında, çocukluk dönemini şu sözlerle ifade etmişti: “kürt toplumunun kendi içindeki ilişkisi, selam verme biçimi, saygısı, sevgisi, hatta öfkesi konusunda da bire bir gözlemlerim oldu. köy toplumunda yaşadıklarım, babam, azê annem ile sıto annem arasındaki ilişki, hukuk, o sosyal yaşam aslında benim birinci üniversitemdi.”

1990’lar kürt sorunu'nun en sert sonuçlar verdiği yıllardı. baydemir de o yılları insan hakları ihlâllerine karşı mücadeleyle geçirdi. o dönemin başında diyarbakır’daki dicle üniversitesi hukuk fakültesi’nde okudu. kendi ifadesiyle orası onun ikinci üniversitesiydi:

siyasi hayatının tohumlarını üniversitede attı. ama bu dönemde herhangi bir siyasi örgütlenmenin içinde yer almadı. tanık olduğu öğrenci hareketleri, siyasi gelişmeler, köylerin yakılması gibi insan hakları ihllleri, yolunu insan hakları derneği’ne çıkardı. yakılan ve yıkılan köyleri gezerek deliller topladı. bu ihlâller konusunda avrupa insan hakları mahkemesi’nde (aihm) davaları takip etti. 1995-2002 yılları arasında insan hakları derneği (ihd) yönetim kurulu üyeliği, şube başkanlığı ve genel başkan yardımcılığı görevlerinde bulundu.

diyarbakır büyükşehir belediye başkanı
2000'lere gelindiğinde fiilen siyasete atılma kararı verdi. önce genel seçimlerde şansını denedi. 3 kasım 2002’de halkın demokrasi partisi'nden (hadep) diyarbakır milletvekili adayı oldu. kazanacak kadar oy almasına karşın, yüzde 10'luk ülke barajı nedeniyle parlamentoya giremedi.
28 mart 2004'teki yerel seçimlere kürt hareketi bağımsız adaylarla katıldı. aslında eğilim yoklamalarında hareketin öne çıkan isimlerinden fırat anlı birinci sıradaydı. ama fırat anlı değil osman baydemir aday gösterildi.
diyarbakır'da oyların yüzde 57'sini alan baydemir, kürt siyasi hareketinin merkez kabul ettiği bu şehrin belediye başkanlığı koltuğuna oturdu. o esnada henüz 31 yaşında olan baydemir, türkiye'nin en genç büyükşehir belediye başkanlarından biri oldu.
görevi boyunca daha çok siyasi açıklamalarıyla öne çıktı. hizmetlerinin yetersizliği çoğu zaman eleştirildi. fakat tüm bu eleştirilere rağmen 29 mart 2009 yerel seçimlerinde tekrar seçilmeyi başardı.
genç siyasetçi, özellikle belediye başkanlığının ilk döneminde yaptığı pek çok konuşmasında, göç sonucu artan kent nüfusu karşısında çaresiz kaldıklarını ileri sürdü. diyarbakır'ın gecekondulaşma ve trafik gibi temel meselelerinin yanında temizlik ve yol yapımı gibi konularda da büyük sorunlar yaşadı.
 
"ben yüreğimden geleni söylüyorum. eğer ben silahlı mücadeleye inansaydım bugün belediye başkanı olmazdım. ben silahlı mücadelenin çözüm getirebileceğine inanmıyorum. inanmadığım için de bugün buradayım. inanmadığım için insan hakları hareketinin içerisinde yer aldım."

by Osman Baydemir

kck operasyonları

kürt siyasetinin 2009’dan bu yana en önemli gündem maddelerinden biri de şüphesiz kck operasyonları. kürdistan topluluklar birliği (kck) adıyla örgütlenen bu yapı içinde sadece türkiye’den değil iran, irak, suriye ve avrupa’dan da sivil toplum, siyasi parti ve gruplar yer alıyor.

kck operasyonları ile çok sayıda belediye başkanı, bdp yöneticileri ve üyeleri, öğrenciler, gazeteciler, sendikacılar tutuklandı. iddianameye göre, kck ile bağımsız bir devlet yapılanması hedefleniyor.

bu kapsamda diyarbakır büyükşehir belediye başkanı hakkında da dava açıldı. diyarbakır 6. ağır ceza mahkemesi’ndeki yargı süreci halen süren baydemir, bu davaları, "kürt legal siyasi hareketi tasfiye ediliyor" cümlesiyle tanımladı. baydemir'in akıllarda kalan ve büyük tepki çeken açıklaması tam o günlerde geldi.

baydemir'in 24 aralık 2009'da kullandığı küfürlü ifadeleri büyük infial yarattı. sözleri, bdp içinden de tepki gördü. 11 ay sonra milliyet gazetesinde "insanlar hâlâ sizden, ‘pişman oldum, özür dilerim’ demenizi bekliyor; demeyecek misiniz?" diye sorulduğunda şu cevabı verdi:
"vallah özür dilemeyeceğim, billah özür dilemeyeceğim, tillah özür dilemeyeceğim. niyesini söyleyeyim. hoş değildi söylediğim. hakikaten değildi ve asla benim üslubum olmayacak. ama yaşadıklarımın ve bunların hep bize reva görülmesinin tepkisiydi."
bununla birlikte, diyarbakır’da on binlerce kişinin katıldığı mitingde, “kürt halkının bir evladı olarak askere sıkılacak kurşun bundan böyle bana sıkılsın” diyen de yine oydu.
osman baydemir, 30 mart 2014 yerel seçimleri için diyarbakır'daki görevini sonlandırdı. bdp tarafından şanlıurfa büyükşehir belediye başkanlığı'na aday gösterildi.
'çözüm süreci'ne yaklaşımı
baydemir, kürt sorunu'na çözümün ancak ve ancak kürtlerin halk olmaktan kaynaklı haklarının iadesiyle mümkün olabileceğini söylüyor. "dil ve kültürünü ticarette, eğitimde, kamusal alanda kısaca hayatın her alanında özgürce kullanması gerekiyor" diyor.
yine kürtlerin kendi kendini yönetebileceği bir mekanizma talep ediyor ama ekliyor: "bu illa da ayrı bir devlet şeklinde olmayabilir."

kaynak: al jazeera ve ajanslar

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;