Spor Portre

Portre: Ünal Aysal

Galatasaray tarihinin en fazla oyla seçilen başkanı oldu. Eylül 2014'te Olağanüstü Genel Kurul'da başkanlığa aday olmayacağını açıkladı.

Galatasaray erkek basketbol takımı, 23 yıllık şampiyonluk özlemine Ünal Aysal döneminde son verdi. [AA]
ünal aysal galatasaray lisesi mezunu. enerji başta olmak üzere turizm ve madencilik gibi sektörlerde faaliyet gösteren bir iş adamı. 2000'lerden itibaren ismi, camianın önde gelenlerinin de desteğiyle galatasaray kulübü'nün başkanlığı için geçmeye başladı.

nihayet 2011'in mayıs ayında yapılan seçimde turgay kıran ve mehmet helvacı'ya ezici bir üstünlük kurarak, kulüp tarihinin 34'üncü başkanı oldu.

aysal'ın seçilmesinin ardından galatasaray futbol takımı art arda iki kez lig şampiyonu oldu, şampiyonlar ligi'nde çeyrek final oynadı. didier drogba ve wesley sneijder gibi dünya yıldızları sarı-kırmızılı formayı giymeye başladı.

galatasaray, uefa kupası şampiyonluğunun ardından yakaladığı dünya markası olma fırsatını iyi kullanamamıştı. ünal aysal bu konuda önemli adımlar attı. ama fatih terim gibi sembol bir ismi kulüpten gönderiş şekli özellikle taraftarlar arasında büyük tepkiye yol açtı.

aysal'ın eleştirildiği bir başka konu ise yargıya taşınmış durumda. kulübe gelir sağlamak için yapılan sermaye artırımının küçük yatırımcıyı zarara uğrattığı ve hukuksuz olduğu iddia ediliyor.

ünal aysal 1941 istanbul doğumlu. galatasaray lisesi'nden mezun olduktan sonra isviçre'de neuchatel üniversitesi'nde hukuk okudu.

koç holding bünyesindeki bir şirkette görev alarak iş hayatına atıldı. kısa süre belçika'nın başkenti brüksel'de bir firmada çalıştıktan sonra 1974 yılında unit international şirketini kurdu.

ilk yıllarda demir çelik ve sanayi mamulleri satışında faaliyet gösteren şirket, 1974'ten itibaren enerji sektörüne yöneldi. unit international bugün elektrik üretimi, santral inşaatı ve finansmanı, doğal gaz gibi alanlarda avrupa'dan ortadoğu'ya uzanan bir coğrafyada faaliyetlerine devam ediyor.

türkiye ve iran'da elektrik santralleri kuran aysal, temiz enerji yatırımları ve madenciliğe yöneldi, turizm sektörü ile de ilgilendi. antalya ve istanbul'da oteller açtı.

aig hisseleri

ünal aysal, türkiye'yi yurt dışında en iyi temsil eden iş adamlarından biri olarak, 1999 yılında bakanlar kurulu kararı ile cumhurbaşkanı tarafından verilen yüksek liyakat madalyası ile onurlandırıldı.

isminin galatasaray camiası dışında duyulması, kulübün yüzde 21 oranındaki hissesini aig şirketinden geri almasıyla oldu.

faruk süren döneminde stratejik olarak belirlenen amerikan şirketinden kulübün gelirleri arttırması bekleniyordu. ama işler hedeflendiği gibi gitmedi. başkanlığa seçilen özhan canaydın aig'den kurtulmak için mücadele ederken, üyelerden ünal aysal 23.5 milyon dolar ödeyerek hisselerin kulübe geçmesini sağladı.


aysal bu hisseleri daha sonra borsada 37 milyon dolara yabancı fonlara sattı. başkanlığı seçilmesinden önceki dönemde, bu satıştan büyük kar elde ettiği ileri sürüldü, aysal ise alış ile satış arasındaki 14 milyon dolarlık farkın kulübe verildiğini, kendisinin sadece kar payı aldığını açıkladı.

galatasaray başkanlığı

'kulübün ekonomik olarak en zor zamanında yardıma koşan adam' olarak tanınmaya başlayan aysal'ın ismi her seçim öncesinde veya kriz anında başkanlık için geçmeye başladı. o ise işlerini öne sürerek koltuğa aday olmayacağını açıklıyordu.


aysal'ın başkanlığını dillendiren kişilerin başında galatasaray eğitim vakfı başkanı inan kıraç geliyordu. adnan polat yönetimi mali genel kurulda ibra edilmeyince seçim kararı aldı, aysal için başkanlık yolu açıldı. 14 mayıs 2011 tarihindeki seçimi, kulüp tarihinde rekor bir sayı olan iki bin 998 oyla kazandı. galatasaray yine ekonomik anlamda zor bir dönemden geçerken, tercihini turgay kıran ve mehmet helvacı gibi eski yöneticilerden yana değil, aysal için kullanmıştı.

sportif alanda ilk icraatı futbol takımının başına fatih terim'i getirmek oldu. hedefi galatasaray'ı hem ekonomik hem de sportif alanda avrupa'nın sayılı ekipleri arasına sokmaktı.

futbol takımı terim'li iki sezonda da lig şampiyonu oldu, şampiyonlar ligi'nde son sekiz takım arasına girdi. aysal, başkan olduğu sürece terim'in galatasaray'ın başında kalacağını söylüyordu ama ikilinin arası hiçbir zaman çok sağlam görünmedi.

aysal'ın terim'e yaklaşımı her zaman soru işaretleri yarattı. galatasaray'ı profesyonel bir şirket yapısına kavuşturmak istiyor, bu yapı içinde türk futbolunun en başarılı teknik direktörünü 'bir eleman' olarak  gördüğünü söylüyordu.

terim'e yakın yöneticileri kulüpten uzaklaştırdı, onun istediği futbolcular yerine ilk tercihi olmayan dünyaca ünlü yıldızları kadroya kattı. beklenen ayrılık 24 eylül 2013'te gerçekleşti; milli takımı da çalıştıran terim'i, iki yıllık yeni sözleşme önerisini kabul etmediği gerekçesiyle kulüpten gönderdi.

fatih terim daha sonra yaptığı açıklamada ünal aysal ile her zaman iletişim problemi yaşadığını söyledi, asıl kendisini galatasaray değerlerine zarar vermekle suçlayanların kulüp tarihinde görülmemiş uygulamalara imza attığını belirterek başkanı eleştirdi.

sermaye arttırımı

başkanlık koltuğuna oturduktan sonra kameralar önünde fazla görünmeyeceğini ve konuşmayacağını söyledi ama özellikle ilk zamanlarda bunun tam tersini yaptı.

türk telekom arena'ya ulaşım sıkıntısının başbakan'ın bir emriyle çözülebileceği yorumu üzerine sarfettiği "galatasaraylı'nın 25 milyon taraftarının 20 milyonunun ona (recep tayyip erdoğan) oy verdiğini tahmin ediyorum" ve galatasaray'ın futbolcular için cazip bir kulüp olduğunu anlatırken kullandığı "galatasaray seksi bir kulüp" cümlesi uzun süre gündemden düşmedi.

galatasaray'ın borsadaki işlemleriyle ilgili manipülasyon, yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları ise bu cümlelerden çok daha ciddi bir sorun olarak önünde duruyor

mağdurlar, kulübün kasasına 280 milyon tl'nin girdiği sermaye arttırımıyla kendileri gibi küçük yatırımcıların büyük zarara uğratıldığını savunuyor. davasını geri çekenler olsa da bazıları hukuki yolları zorlamaya devam ediyor. ünal aysal ise bu konuda yasaya aykırı hiçbir işlem yapmadıklarını her fırsatta dile getirdi.

bırakma kararı

ünal aysal, 24 eylül'de katıldığı bir televizyon programında olağanüstü genel kurulda aday olmayacağını açıkladı. aysal kendisine karşı güvensizlik ortamı oluştuğunu söyledi.

seçim kararı almasında divan kurulu’nun rol oynadığının altını çizen aysal, “şahsıma özel hazırlanmış olağanüstü divan kurulu toplantısı gibi hissettim. üç büyük projemden bahsetmiştim. divan kurulu’na anlatmıştım. bir hafta sona olağanüstü toplantı istendi. bana güvensizlik hissettirdi. bu mesajı adnan polat da dört sene önce alsaydı o da seçime giderdi” dedi.

kaynak: al jazeera
 

 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;